Mahmut TEBERİK

Tarih: 15.05.2025 00:04

CUMHURBAŞKANINA HAKARET KISKACI

Facebook Twitter Linked-in

Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete. On binlerce kişi cumhurbaşkanına hakaretten yargılanıyor ve ceza alıyor bu ülkede. Bu yurttaşların geleceği karartılıyor.

2004 yılı. Türkiye’de demokratik parlamenter sistem vardı. Yürütmenin başı başbakandı.

Cumhurbaşkanı ise cumhurun başkanı, devlet başkanı ya da devletin başı sıfatıyla Cumhuriyetin ve Milletin birliğini temsil ediyordu. Devletin dirlik ve düzen içinde işlemesini gözetiyordu.

O tarihte Cumhurbaşkanının siyasi kimliği yoktu, partili değildi. Hal böyle olunca da tarafsızlık içinde görevini yapardı. Haliyle o yüce makamı ve temsil eden kişiyi korumak doğaldı.

Bunun için 2004 yılında 5237 Sayılı TCK (Türk Ceza Kanunu) yürürlüğe girdi. TCK M. 299:

Anayasa M.103 – Cumhurbaşkanı, görevine başlarken TBMM önünde aşağıdaki şekilde andiçer:

"Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine andiçerim."

Ve olanlar oldu. 2017 referandumuyla kabul edilen ve 9 Temmuz 2018 tarihinde Türk Tipi başkanlık sistemi yürürlüğe girdi. TCK 299 ise olduğu gibi kaldı.

Cumhurbaşkanı gene Devletin başıydı ama yürütme yetkisi başbakanlık kaldırılarak ona verildi. Yönetim yetkisi tek kişide toplandı. Adına da “Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi” denildi.

Bu sistem, dünya anayasa hukuku literatüründe daha önce uygulanmış bir sistem değildir. Gerçek başkanlık sistemi, bir kuvvetler ayrılığı sistemidir. Bu sistemde yasama, yürütme ve yargı organları birbirinden bağımsız olarak görevlerini sürdürürler.

Bizim sistem ise kuvvetler ayrılığını ortadan kaldıran, yargı ve yürütmeyi dolaysız, yasamayı ise dolaylı denetimine alan yepyeni bir idarî sistemdir, tek adam rejimidir.

Şu an beni cumhurbaşkanı yapın, verin bu kadar yetkiyi. Altı ay sabredin, Roma’yı yakmada İmparator Neron bile elime su dökemez. Bu sistemde evliya bile deccal olur. Çünkü güç zehirler.

14 Mayıs 2025.

Mahmut TEBERİK

m.teberik@gmail.com


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —