Tunceli, doğaya sahip çıkmayı kararlılıkla sürdürüyor. Kentte faaliyet gösteren Meslek Odaları, sivil toplum kuruluşları, doğaseverler ve özellikle halk, Munzur’un özgür akması için mücadele azmini her geçen gün artırarak sürdürüyor.
***
Tunceli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu, sosyal medya hesabı üzerinden oldukça dikkat çekici ve çarpıcı bir açıklama yaptı. Munzur Vadisi başta olmak üzere, tüm doğa alanları için çağrıda bulundu. Açıklamada, "Doğanın dengesine saygı gösterelim" vurgusu yapıldı. Çağrıda ayrıca, insan-doğa ilişkisine dair önemli etik uyarılar yer aldı. Doğal yaşamın bir bütün olduğu ve he müdahalenin geri dönülmez zararlar doğurabileceği hatırlatıldı.
***
TSO Yönetimi, özellikle yaban hayatı üzerinde yaratılan baskıya dikkat çekerek, doğaya saygının insanlık onuruyla eşdeğer olduğunun altı çizildi.
-Munzur Canlıların da Evidir-
"Munzur sadece bizim değil, tüm canlıların evidir" ifadesinin yer aldığı açıklamada, su çarpıcı ifadeler ye aldı:
***
"Biz insanlar, bedenimizin dengesine nasıl özen gösteriyorsak; doğanın dengesine de aynı hassasiyetle yaklaşmak zorundayız".
-Doğa Manzara Değil, Yaşayan Varlık-
Açıklamada şu görüşler dikkat çekti: " Nasıl ki insan olarak vücudumuzda bir denge kuruyorsak, doğanın da kendi içindeki dinamik dengesini korumak ortak sorumluluğumuzdur. Çünkü doğa sadece bir manzara değil, yaşayan bir bütünlük, nefes alan bir varlıktır. Her taşın altında bir yuva, her ağacın gölgesinde bir hayat vardır. Börtü böcekten dağ keçisine, kuştan karıncaya kadar… Hepsi bu toprakların sessiz sahipleridir"
-Bu Yaşamın İçinde Yalnız Değiliz-
Tunceli Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu, "Biz, bu yaşamın içinde yalnız değiliz" diyerek açıklamasını şöyle sürdürüyor:
***
"Müdahale ettiğimiz her parça, aslında kendi geleceğimizden bir şeyleri eksiltir. Tüm kurumlar, bireyler ve doğada bir an geçiren herkes için ortak bir vicdani sorumluluk vardır:
Yaban hayvanlarına yaklaşmayalım, korkutmayalım beslemeyelim.
Dağ keçilerine yiyecek atmayalım. Onların doğal beslenme düzenine zarar vermeyelim. Yavru hayvanlara dokunmayalım. Onları annelerinden ayırmak, bir hayatı yarıda bırakmaktır.
Piknik alanı dışında ateş yakmayalım. Bir kıvılcım, binlerce yaşamı kül eder".
-Doğayı Kirletmeyelim-
Çöplerin doğaya bırakılmaması gerektiği vurgulanan açıklamada, " Ne getirdiysek, geri götürelim.
Bu sadece bir hassasiyet değil, bu bir yaşam ahlakıdır.
Bu bir insanlık sınavıdır.
Doğaya gösterilen her saygı, insan onuruna ve geleceğe gösterilen saygıdır" ifadesine yer verildi.
- Doğa Susarsa insanlar Kaybeder-
TTSO açıklamasında, "Çünkü doğa sustuğunda, en çok insan kaybeder. Doğaya müdahale etmeyelim, birlikte koruyalım. Unutmayalım: Doğaya saygı, kendimize saygıdır. Lütfen Doğanın Döngüsüne Saygı göster,
Munzur’a ve Doğana Sahip Çık".
Nitekim, Munzur ve doğaya sahip çıkmak insanı bir görevdir. Tunceli halkı bu sorumluluk duygusuyla hareket ediyor. Hem Munzur’a hem de doğayı gözü gibi koruma refleksini gösteriyor. Tunceli halkının doğa sevdası gün gelir Türkiye'nin en ücra köşesinde yankı bulur.