Seçim bitti, söylentileri bitmedi.
Bitmez elbet, önemli olan o söylentiye meyal vermeyeceksin.
halk dili söylentileri,
'götürmüşler yine cukkayı'.
Cukka dediğimiz, mangırlar, ama burada mangır değil giden, milletin oyu.
hani şu Mecliste yazan yazı varya;
'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir'.
yani, Milletin iradesi sandığa yansımasıdır var olan.
Giden ne?
Senin emeğin, senin aşın, yada sana göre götürdüler.
peki,
sen hayatta nasıl yaşıyorsun, toplumun her bölümünde götürme üzerine kurmuşsun hayatını.
Yoksa ne çabuk zengin oldun, anada yok, babada yok, elde avuçta yok misali.
sen götürüyorsun, el götürmüş çokmu?
ha,
sana helal, başkasına harammı?
öyle ya,
vicdan muhasebesi yapıyormusun, yoksa başkası üzerinden vicdan muhasebesi yapmak dahamı kolay?
bugün senin götürdüklerin olmasa idi, başkasıda bu kadar götüremezdi?
'İşini bilmeyen kasap, kıçına gider masad hesabı'.
Bak ata sözlerine bile götürmeyi uyarlamışlar, sen hala bağır dur, bu kaçıncı namus dersi vermen, bu kaçıncı şeref, haysiyet dersi vermen, yahu arkadaş bir günde dön kendine bak.
Toplumun aynası değilmidir kimin yönettiği, toplum gerçeği değilmidir temsiliyet?
öyle ya;
iyiler sana, kötüler başkasına.
Çok kolaycılığı seviyoruz değilmi?
'Bana deymeyen yılan bin yaşasın' mantığı.
artık yılan deymeği bıraktı, sokmaya başladı!...
adam değilim, seçimden bir gün sonra nasıl götürürüm planları yapmıyorsan.
Sen hala umudum var diyorsun, neyden umudun var, o götürdüğün paralara gün gelir bir gün içinde el konursa, o zaman anlarsın anyayı, Konya'yı.
saltanat diyorsun, krallık diyorsun, eğer evinde götürdüğün paralarla krallık kurmamışsan ne olim?
Adamın biri arkadaşına anam, senin ananı genelevde görmüş diyor gururlanarak, peki, senin anan ne geziyor orada denildiğinde, kılıktan kılığa giren bir yapı var karşımızda.
unlardan hiç biri benim hayatımda yok diyorsan, çık hakkını ara o zaman, çık YSK'ya sor neden sandıklar açılırken kural değiştirdin de.
gerçi desen ne olurki;
'Atı alan üsküdar'ı geçmiş' diyor Cumhurbaşkanı.
sende git derdini kadıya anlat o zaman.