İfral TURGUT

Tarih: 11.06.2022 21:26

HİKİKOMORİ

Facebook Twitter Linked-in

Çağımızın hastalığı… Japonca da “elini, ayağını çekmek” anlamına geliyor. 21. Yüzyılın hastalığı olarak tanımlanıyor. Japonya’dan yayılmış ama Türkiye’de de önemli boyutlara ulaşmış.
Hastalığı teknolojinin yarattığı kabul edilse bile, tetikleyen başka nedenler de var. Teknoloji ile aşırı derece ilgilenen kişi kendini sosyal dünyaya kapatıyor. Kişinin bilgisayarla ilişkisi öyle boyutlara geliyor ki artık tüm temel ihtiyaçlarını odasında karşılıyor. Ailesi ile bir arada yemek yemiyor; tuvalet ihtiyacını bile odasında giderenler olabiliyor.

Hastalık, büyük oranda 15 yaş civarındaki erkek çocuklarında görülüyor. Kişi kendi kendine izole bir dünyada yaşıyor. Asosyal olmaktan rahatsız olmuyor. Erken teşhis edilmezse kişi bir hayal aleminde yaşayarak toplum dışı kalıyor.

Öneriler şöyle:
• 13-14 yaşlarındaki çocukların teknolojik araçları kullanılması kontrol altına alınmalıdır.
• Bilgisayarlar, ortak kullanım alanında, örneğin, salonda kullanılmalıdır
• Çocuklar, odalarında ders çalışırken, tamamen kontrolsüz bırakılmamalı, mümkünse oda kapısı kapatılmamalıdır
• Altta yatan nedenlerden birinin iyi gitmeyen gönül ilişkileri de olabileceği düşünülerek, çocuk ve gençler aile desteğinden yoksun bırakılıp, kendi içlerine kapanmalarına neden olabilecek durumlar yaratılmaktan kaçınılmalıdır.
• Gence kendini iyi ifade edebilecek ev ortamı yaratılmalıdır
• Çocuklar sosyal ilişkilere yönlendirilmeli, açık hava oyunları ve arkadaşlık ilişkilerine ortam hazırlanmalıdır.
• Bilgisayar ve internet, oyun ağırlıklı değil; gerçek ihtiyaca yönelik olarak kullanılmalıdır.
• Aileler, olabildiğince sabah kahvaltıları ve akşam yemeklerinde bir arada olmalı, aile bireyleri günü, konuşarak değerlendirebilmelidir.
• Çocuk ve gençler, daha çok dinlenmeli, etkin dinleme yapılmalı ve fikirlerine saygı duyulduğu hissettirilmelidir.
• Çocukların eğitiminde, otokontrol sahibi olabilmeleri amaçlanmalıdır.
• Teknolojik araçların en verimli şekilde nasıl kullanılabileceği, zamanın ne kadar önemli olduğu üzerinde durularak, bilgiler tartışılmalıdır.
• Aile ile çocuk-genç arasındaki bağlar kuvvetlendirilmeli, ortak paylaşımlar çoğaltılmalıdır.

KAYBEDİLMİŞ KUŞAKLAR YARATMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ.

• ÇOCUKLARIMIZI ÖZGÜR BIRAKALIM AMA HEP YANLARINDA OLALIM.

• KAYBEDERSEK GERİ ALMAK ÇOK ZOR OLACAK.

• VE BİR GÜN TEDAVİNİN BEDELİ ÖDENEMEZ BOYUTLARA ULAŞACAK.

• GERİYE BIRAKACAĞIMIZ EN BÜYÜK ESERİN ÇOCUKLARIMIZ OLDUĞUNU UNUTMAYALIM.
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —