İfral TURGUT

Tarih: 13.05.2020 14:29

İSTEDİĞİNİZ İÇ SAVAŞ MI?

Facebook Twitter Linked-in






Aymazlık mıdır; azgınlık mıdır, ajan provokatörlük müdür, dindar ve kindar neslin zirve yapmış cüretiyle bir parsa kapmak hevesi midir, ya da bulanık suda balık avlamak isteyenlerin görevli ileri karakolları mıdır bilmiyorum.





Biri çıkmış,“Biz bir daha sokağa çıkarsak eğer kimleri toplayacağız, listelerden haberiniz var mı sizin, ailenizi nasıl koruyacaksınız? Karınızı, çocuklarınızı nasıl koruyacaksınız bizden? Erdoğan'ın bir damla kanına milyonlarca kan dökülür bu ülkede,” diyor.





Bir zibidi, kavanoz içinde mermi gösterip, “Adam olun. Reise bir şey olur, ya da darbe olursa hiç kuşkunuz olmasın önce sizi öldürürüm,” diye zırvalıyor.





İki kevaşe meşreplerine uygun sohbet ederken, “Bizim aile 50 kişiyi götürür. Listem hazır,” diye bir yerlere selam gönderiyor. Vs.





Yani, diyorlar da diyorlar. Çünkü meydan boş ve boş meydan da kendilerinin sanıyorlar.





Bakın, bunlar bana neyi hatırlattı.





Jean-Paul Marat…1743’de İsviçre’de doğdu. Fransız bilim ve siyaset adamı.Bir süre tıp eğitimi gördü. Fransız İhtilali başlayınca, kariyerini bir kenara itip,siyasetle ilgilenmeye başladı.  1789’da L’amiduPeuple (Halkın Dostu) isimli bir gazetede yazdığı sert yazıları ile dikkatleri çekti. Fransız Devrimi’nde yoksulların çıkarları için çalıştı.





Halk egemenliğini savunduğu için halk tarafından çok sevildi ve milletvekili seçildi. Bir dönem Londra’ya kaçmak zorunda kaldı. Bu sırada kalıcı tedavisi olmayan bir deri hastalığına yakalandı. Bu arada bir deyargı önüne çıktı ve beraat etti.





Beraatinden sonra, “100.000 kişinin kellesi kesilecek,” türünden laflar ederek, şiddet yanlısı olduğunu açıkça belli etti.





Paris’e döndükten sonra hastalığı yüzünden,sadece banyosunda çalışmaya başladı. 13 Temmuz 1793’de, banyosunda çalışırken, evineCharlotteCorday isimli, karşıt görüşlü bir kadın geldi. Elinde önemli belgeler olduğunu ve bunları Marat’a göstermek istediğini söyledi. Eşi kadını içeri almak istemese de,Maratbanyosuna kabul etti. İkisi bir süre konuştuktan sonra,Cordaybirden üzerinde sakladığı bıçağıçekerek, Marat’ın göğsüne sapladı.





Maratcan havliyle eşine seslense de,artık çok geçti ve kan kaybından öldü.





Corday, giyotin cezasına çarptırıldı. İfadesinde“Ben, 100.000 kişinin kellesini kurtarmak için, 1 kişiyi öldürdüm, dedi.





BAKIN,









AMA…









VE BU KAFAYLA GİDERSENİZ…









.



Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —