İfral TURGUT

Tarih: 21.01.2020 10:12

KARA ÖLÜM

Facebook Twitter Linked-in

 

Veba salgını…14.yüzyılda ortaya çıktı. Avrupa nüfusunun yarısını yok etti.

 

Sadece farelerden yayıldığı düşünülüyordu ama, asıl sebep pirelerdi. Fareler ve pireler, gemi ve ticaret kervanlarıyla dünyaya yayılıyordu. Osmanlı da nasibini aldı.

İnsanlar ekonomik nedenlerle şehirlere göç ediyordu. Bu salgının daha da hızlı yayılmasına sebep oluyordu.

Salgının baş gösterdiği toplumlar, önce bunu ‘Tanrının Gazabı’ olarak nitelendirdi. Her gün onlarca insanın ölümüne sebep olan bu hastalığın, Tanrının bir lanet olduğunu düşünüyorlardı.

Hastalık, mikrop kapıldıktan sonra, birkaç gün içinde etkisini göstermeye başlıyor, aniden ortaya çıkan baş ağrısı, yüksek ateş, titreme, kusma, nefes darlığı, deri lekeleri, burun kanaması, kan tükürme ve vücut renginin değişmesi gibi etkilere sebep oluyordu. Oksijen azalmasından dolayı vücut mosmor kesildiği için hastalığa ‘’Kara Ölüm’’ denilmeye başlandı.

Tanrının bu lanetinden kurtulmak için kiliselerde gece gündüz dua ediliyor ama bir yararı olmuyordu. İnsanlık böyle bir lanete uğramak için nasıl bir günah işlemiş olabilirdi? Sonunda bir şey fark ettiler. Kendisi de vebaya tutulan bir doktor, kendisine uyguladığı tedaviyle iyileşmişti. Tıp yeni ve güçlü serumlar geliştirdi. Mücadele tam 68 yıl sürdü.

Bu lanetin bir şeye faydası oldu: Kilisenin yapamadığı, duaların iyi edemediği hastalığı, bilim ve tıp yenmişti. Galiba bu din kitapları, dualar hiçbir işe yaramıyordu. Halk uyandı ve kiliseye, din kitaplarına olan inancını kaybetti. Aydınlanma başlamıştı.

BU DA RÖNESANSI BAŞLATAN SEBEPLERDEN BİRİ OLDU.

 

 

Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —