Kişilik ve Karakter Oluşumu

Kişilik ve Karakter Oluşumu

Karakter; insanların kendilerine özgü ve değişmeyen kemik yapıları gibidir. Kişilikse; benzer niteliklerde olmasına rağmen, değişebilen yapılardır.


Psikolojik tanımları çoğunlukla insanlar üzerinden yapsak da bugün biliyoruz ki hayvanlar da insanlar gibi dış faktörlerden etkileniyorlar ve hastalanma-iyileşme süreçlerini yaşıyorlar. Örneklendirmeyi hayvanlardan yapacak olursak da... Bir kaplanın vahşi, parçalayıcı olması onun ana yapısı, değişmeyen yapısı, yani karakteridir. Bakıcısıyla ya da herhangi biriyle sevgi gösterisinde bulunmasıysa bir kişilik örneğidir! O an için öyle davranmış olsa da; biraz sonra özüne dönmesi ve bir vaka doğurması normal olacaktır. Dolayısıyla her şekli alabilecek niteliktedir. Bu nedenden ötürü, ilk tanışmalarımızda kişiler hakkında çabuk yargılarda bulunmamak lazım! Kişilik mi yoksa karakter midir görülen; onu zaman içerisinde sonuçlamak daha akıllıca!


Bir insanın karakter oluşumu ta anne rahminde, hatta daha bile öncesinde başlar! Kuantum bunu kuvvetlice destekliyor. Çünkü annenin yaşam biçimi, ruh hali; bebeğin yalnızca bedensel değil, ruhsal yapısını da birinci dereceden etkiliyor! Peki ya babalar? Babaların da eşlerini yüksek moralde tutmaları gibi bir sorumlulukları olmalı bu süreçte!


Anne adaylarının çocukları için yapabilecekleri inanın bilinenden çok faha fazla! Tavuk-yumurta ilişkisinde olduğu gibi; tavuğun mutlu bir yapıda olması, yumurtanın kalitesini belirler. Bu zaman zarfında anne ve baba adaylarının olabilecekleri en mükemmel durumda olması gerekir. Yoga, meditasyon, ibadet, astropsikoloji vb... Bu gibi insan hayatını düzenleyen faaliyetlerden yararlanılmalı, kısacası planlı bir gebelik olmalıdır!


Düşünelim... Verimsiz bir toprakta kaliteli bir tohum ya da verimli bir toprakta kalitesiz bir tohum yetişir mi? Hayır, yetişmez! Varsayalımki yetişti, diğerleri kadar sağlıklı olmaz! Bu safha hamilelikle devam ederken o da çocuğun doğumuna kadar gider! Sonra bebeğin kodlanan beyni 15 yaş civarına gelene kadar sürekli bilgi alır ve depolamayı geniş zamanda sürdürür. Bu yaşlara gelen çocuğun artık karakter yapısı oluşmuş, bir bedenin iskelet sistemi gibi kemikleşmiştir! Ve... Elbette yaşadığı çevre, sahip olduğu aile, içinde bulunduğu yaşam koşulları, aldığı eğitim ile de tamamlanmıştır!


Yavru beynini bir elektrikli süpürge olarak imgelersek... Öncelikle; makinanın oluşum aşamasında n'olur?  Programlar yapılır, ayarlar oluşturulur vb... Sonra da temiz-pis demeden her şeyi içine hapseder duruma getirilir! İşte çocuk beyni de tıpkı böyledir; her şeyi beynine depolar. Hayat rehberleri onun takipçisi olurlarsa da sadece iyi şeyleri tabiki... İnsan ve insana dair hiçbir şey tek boyutlu değerlendirilmemelidir. Çok farklı ve çok aşamalı olduğu unutulmamalıdır.


Doğada hemen her canlı birinin yavrusudur. Hayvan olsun, insan olsun değişmez... Yavrunun gelişimi anne-babanın rehberliğinde sürer.  Bu duygu kuşkusuz çok yücedir. Ancak bunu hafife almamalı, sevimlice de olsa onun bir can olsuğu ve kısa sürede gelişeceğinin bilincinde olunmalıdır.


10 çocuk yapıp hiçbirini yararlı bireyler haline dönüştürememektense... 1 çocuk yapıp onu olabileceğin en iyisi yapabilir, topluma kazandırabiliriz. Yani muhakkakki 1 kaliteli yumurta, 10 cılk yumurtadan daha makbuldür!

adanaulus

14.08.2012 18:47:09

YAZARLAR


KARATAŞ BELEDİYE HİZMET BİNASINA SALDIRI

CELAL BAŞLANGIÇ VEFAT ETTİ.

HÜSEYİN SÖZLÜ’NÜN MHP İLE İLİŞKİSİ KESİLDİ

CHP’DE DANIŞMA KURULLARI TOPLANIYOR

“EKONOMİDE BAŞARI, DAHA İYİ BİR YARGI İLE MÜMKÜNDÜR”

“ÜLKEMİZİN YERALTI VE YERÜSTÜ KAYNAKLARI HALKIMIZINDIR!”

YANLIŞ DİYETLER ZAYIFLATMIYOR TAM AKSİ KİLO ALDIRIYOR!

TÜRK TENİSİNDE ÇÜ-ATDSK İŞBİRLİĞİ

“AĞIR VE ORTA HASARLI BİNALAR KADERİNE TERK EDİLDİ”

ÇGC BAŞKAN ADAYI ÇAKIN, ÜYELERLE BULUŞACAK

BUĞDAY TABAN FİYATI EN AZ 15 LİRA OLMALI

ESENDEMİR: GAZETECİLER İŞSİZSE ÖZGÜR DEĞİLDİR

TGC’DEN “GAZETECİYİ VE HABERİ ÖZGÜR BIRAKIN” ÇAĞRISI!

DEMİRÇALI BORÇ LİSTESİNİ BELEDİYEYE ASTI

TÜRKİYE’DE HALA TEŞHİS ALAMAYAN 1 MİLYON ÇÖLYAK HASTASI VAR

EMNİYET MÜDÜRÜ ARİKAN'A ZİYARET

ANAVARZA BAL’A PARİS’TEN BÜYÜK ÖDÜL