Merhaba KEİG PLATFORMU DİYOR Kİ..

Merhaba KEİG PLATFORMU DİYOR Kİ..

 

KEİG Platformu'nun gerçekleştirdiği Genelgenin Ardından İstihdamda Kadının Durumu Araştırması sonrasında Platformun yer aldığı illerde erken çocukluk bakım ve eğitimi üzerine bir çalışma yürütme ihtiyacı bir kez daha ortaya çıktı.

14 ilde kadın örgütleri olarak yaptığımız görüşmeler sonrasında erken çocukluk bakım ve eğitimine dair elde ettiğimiz veriler ve ulusal düzeyde topladığımız bilgileri bir havuzda topladık. Kadınlar, kadın örgütleri, meslek örgütlerinden kadınlar, sendikali kadınlar olarak düzenlediğimiz kreş atölyelerinden sonuçlar geldi. İhtiyacın ne olduğunu bu atölyelerde hep birlikte tartıştık.

Çocuklarını yuva ve kreşe gönderenlerimiz, Erken çocukluk bakim ve eğitimi hizmeti alanlarımız bu hizmetin nasıl verildiğini kendi deneyimlerimizden yola çıkarak yazdık. Çocuk bakımını kadınların sorumluluğunda gören toplumsal algının, yaşamlarımızda yol açtığı sorunları, hizmete erişimdeki zorlukları konuştuk.

Kısaca 'kreş' olarak adını koyduğumuz erken çocukluk bakim ve eğitim hizmetinin durum analizini hep birlikte yaptık, nasıl bir hizmet verilmesi gerektiğini tartıştık. Bu surece katılan kadınlar, kadın örgütleri, meslek örgütleri ve sendikalardan kadınlar olarak elde ettiğimiz sonuçları kreş kampanyası başlatarak kamuoyu ile paylaşalım dedik.

KEİG Platformu olarak kreş kampanyasını hazırlamaya başladık. Sanal medyada dolaşıma sokabileceğimiz bir spot filmin yansıra afis, broşür, sticker çalışması yapıyoruz. Politika metnimizi yazıyoruz. Ürünler olgunlaştıkça sizlerin görüşüne sunacağız.

Bu kampanyanın on hazırlığını tüm kadınlar ve kadın örgütleri, sendika ve meslek örgütlerindeki kadın yapıları olarak yaptığımız için kampanyada kadınların ve örgütlerinin görünürlüğü çok önemli. Hepimizin ortak politik sözünü içeren bu kampanyayı imzanıza acıyoruz.

KEİG Platformu

IMZA METNI

IMZANIZI iletisim@keig.org adresine gönderebilirsiniz.

******************************

Çocuk bakımı, tüm toplumun sorumluluğudur!

Kadınların ve erkeklerin toplumsal hayatın her alanında eşit haklarla yer alması için bakım hizmeti yükümlülüklerinin eşitlikçi bir şekilde paylaşılması gerekiyor. Kadın hareketi olarak bu paylaşıma yönelik yasal ve kurumsal taleplerimizi uzun zamandır dile getiriyoruz. Çocuk bakım hizmetinin bir “hak” olması noktasından hareketle 14 ilde birçok kadın, kadın örgütü, sendika ve meslek örgütlerindeki kadın yapıları olarak çocuk bakımının nasıl olması ve kim(ler) tarafından karşılanması gerektiğini tartışmak üzere atölye çalışmaları yürüttük, tespit ve taleplerimizi belirledik.

1- Çocukların yetiştirilmesi sadece kadınların değil erkeklerin ve de tüm toplumun sorumluluğudur.

2-Bakım hizmetleri, özellikle çocuk bakımı, kamu tarafından sunulması gereken bir hizmet, bir sosyal haktır.

3-Çocuk bakımı hizmetinin kadınların sorumluluğunda görülmeyip kamu tarafından sunulması, kadınların sosyal hayata ve çalışma hayatına katılmalarının ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasının bir aracıdır.

4- İş ve ev yaşamının uyumlaştırılması sadece kadınlar üzerinden tartışılmamalıdır.

5-Bu durum, sosyal devletin küçüldüğü bir süreçte, tüm bakım hizmetlerini ev içine devrederken, ev içindeki tüm yükün de toplumsal rolleri çerçevesinde kadınların sırtına yüklenmesini beraberinde getirmektedir.

6- Toplumsal cinsiyet eşitsizliği bu noktada daha da artmaktadır ve dolayısıyla hem Anayasa’nın 10. Maddesine, hem Türkiye’nin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’ne ve hem de AB direktiflerine aykırıdır.

Bu nedenlerle, kreşle (ve diğer bakım hizmetleriyle) ilgili düzenlemelerin, aşağıdaki noktaların dikkate alınarak yapılmasını talep ediyoruz:

Çocukların yaşadığı her yerde, her çocuğa uygun kreş!

1- Çocuk, yaşlı, engelli ve hasta bakımı gibi bakım yükümlülükleri yalnızca kadınların değil, tüm toplumun paylaşması gereken bir sorumluluktur. Kaliteli ve ulaşılabilir bakım hizmetleri devlet tarafından sunulmalı ve ayrıca erkekler tarafından paylaşılmalıdır.

2- Çocuk bakım ve eğitim hizmetleri tüm ebeveyn ve çocuklar için bir hak haline getirilmelidir.

3- Mahalle kreşleri, işyeri kreşleri, Organize Sanayi Bölgesi (OSB) kreşleri gibi birçok kreş modeli var olmalı, çocuklarını nasıl bir kreşe göndereceklerinin tercihi ebeveyne bırakılmalıdır.

4- Kreşler, kolay ulaşılabilir, ücretsiz, nitelikli ve özellikle vardiyalı çalışanların çocukları için 24 saat açık olmalıdır.

5- Bakım hizmeti veren kurumlarda hem kadın, hem erkek çalıştırılmalıdır. Çalışanlar, çocuk gelişimi ve toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi almış olmalı ve her türlü ayrımcılık pratiğinden ve söylemlerinden uzak durmalıdırlar.

6- Eğer ebeveyn dışarıda çalışıyorsa, çalışma düzeneğine (vardiya sistemi, part-time, vb.) uygun olarak ve çalışma biçimi gözetilmeden işyerinde çalışan herkes için emzirme odası ve bakım hizmeti olanağı sağlanmalıdır.

7- İşyerlerinde emzirme odası ve çocuk bakım hizmeti verilmesi zorunluluğu kadın çalışan sayısı üzerinden değil, toplam çalışan sayısı üzerinden uygulanmalıdır.

8- Özellikle ebeveynin evde ya da dışarıda tam gün çalıştığı bir düzende, kreş hizmeti vermenin yanı sıra, 4+4+4 sistemi nedeniyle yarım gün okula giden ilköğretim öğrencilerinin gün içinde ders çalışıp, sosyalleşebilecekleri merkezlerin oluşturulması gerekmektedir.

9- Kreşlerin denetim ilkelerinin belirlendiği yönerge çıkarılmalıdır ve kreş denetimleri ebeveynlerin de içinde bulunacağı, Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı çalışan sosyolog ve uzmanlar ile STK’lardan oluşan bir kurul tarafından belli sürelerde yapılmalıdır.

10- Kreşlerle ilgili yönetmelik ve esaslar net ve uluslar arası standartlara uygun olmalı, var olan iktidara göre kreş politikaları şekillenmemelidir.

11- Yerel yönetimlerin kreş açması için yerel yönetimler yasasında gerekli değişiklikler yapılmalıdır.

12- Kooperatiflerin kreş açabilmeleri için ilgili yasada değişiklik yapılmalıdır.

adanaulus

24.02.2013 10:39:20

YAZARLAR


SATRANÇ TURNUVASINA 454 SPORCU KATILDI

ÇUKUROVA BELEDİYESİ CUP’TA KUPALAR SAHİPLERİNİ BULDU

CHP’Lİ ŞEVKİN EKONOMİDEKİ DİP NOKTAYI ANLATTI

ADANA TABİP ODASINDA YENİ YÖNETİM

450 PERSONEL VE 100 ARAÇ İLE HAŞEREYLE MÜCADELE

DÜZGÜN COŞKUN-GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ/ PES EDEN HESAP ÖDER, AST, ÜST YOK GAZETECİYİZ

VOLKAN BÖKE BARO BAŞKANLIĞINA ADAY OLDU

GENİTAL ESTETİK SANILANIN AKSİNE BİR İHTİYAÇ OLABİLİR!

YEDİGÖZE İÇME SUYU ARITMA TESİSİNİN YAPIMI

EMRAH KOZAY’DAN İLK NİKAH

MEVSİMSEL DEPRESYONUN GÜNEŞ IŞIĞIYLA İLGİSİ VAR!

GÜRER: “İTHAL HAYVAN VE ET İLE KİMLER KAZANIYOR?”

TMMOB ADANA İKK: GEZİ DAVASI TUTUKLULARI SERBEST BIRAKILSIN

DAİMFED’TEN YÜREĞİR’E YATIRIM ATAĞI

YUMURTALIK’TA CHP İLÇE BAŞKANINA SALDIRIYA KINAMA

ZEYDAN KARALAR YÖRÜK OTAĞINDA

HİSARCIKLIOĞLU: BİZE İŞ YAPMAYI ADANA ÖĞRETTİ