İfral TURGUT

Tarih: 06.12.2023 18:48

 ÖMER FAİZ EFENDİ

Facebook Twitter Linked-in

Ömer Faiz Efendi  Abdülaziz döneminin İstanbul Şehremenisi. Yani Belediye Başkanı

Abdülaziz 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğu döneminde  Avrupa’yı görmüş tek padişah. Fransa, Belçika, Avusturya’yı tam 47 gün dolaşmış.

Ama gitmeden önce bir problem çıkmış. Abdülaziz sadece padişah değil ki, aynı zamanda da halife. Gavur topraklarına basması günah. Neyse ki İslamiyet kolaylaştırıcı bir din. Her şeyin çaresi var.  Ayakkabılarının tabanı açılmış, içine İstanbul toprağı serilmiş. böylece nereye giderse gitsin İslam toprağına basması sağlanmış. Abdülaziz’in ayakkabılarının içindeki toprak sayesinde İstanbul, Avrupa’nın bir çok köşesini ezmiş tek dünya şehri olmuş.

Ömer Faiz Efendi de Padişah’ın heyetinde. Görevi, günlük tutmak. Ne görmüşse, hepsini yazmış. Mesela dönemin Fransa sefiri Mehmet Cemil Paşa demiş ki, “Buraya geldiğimden beri inşaat devam eder. Şu koskoca Paris adeta yeniden yapılıyor. Hiç acımadan koskoca binaları yıkıyorlar, bir hizaya getirerek yeniden yapıyorlar. Başlarında bir Mösyö Hussman var ki, onun olduğu yerde imparatorun sözü  dinlenmez. Hiç kimsenin işine karışmayacağına söz almış sonra işe girişmiş.”

Ömer Faiz Efendi ayrıca şunu yazmış: “ İnsanlar sadece kendilerini düşünmüyorlar. Dedeler, yaptıkları işlerin çocukları ve torunları için de olduğunu hesaplıyorlarmış  Bizim İstanbul’da ben şehremini olarak, bir sokağı tamir için ne sıkıntılar çekerim, bilirim amma anlatmaya kudretim yetmez...”

Veliaht Murat Efendi de, Paris’in geceleri de ışıklarla pırıl pırıl aydınlanmış halini görünce, “Ne kadar garip? Adamlar sanki güneşin ışıklarını gündüzden alıp saklamışlar ve gecelerin karanlığını gündüze çevirmek için kullanıyorlar,” demiş.

Ömer Faiz Efendi hiçbir ortamda sözünü esirgemez, düşündüğü gibi söylermiş. Dönüşte Sadrazam ve paşaların da yer aldığı bir toplantıda, “Batı’nın nesini alalım…” konusu tartışılırken, Ömer Faiz Efendi söze: “Paşa hazretleri bu memleketlerden her şeyi alalım, hatta Müslümanlığı bile alalım,” diye söze girip, “Evet efendimiz. Müslümanlığı da bu memleketlerden alalım, çünkü onlar ilim irfan medeniyet çalışkanlık, adalet, müsavatları ile Müslümanlığın asıl emirlerini Hristiyan oldukları halde tatbik ediyorlar, yani bilmeden hidayete mazhar olmuşlar… Cehaleti bırakıp ilmi, iptidailiği bırakıp medeniyeti, tembelliği bırakıp çalışkanlığı, el emeği biçareliğini bırakıp makineyi, şehirlerde ve köylerde pisliği bırakıp temizliği, üfürüğü bırakıp ilacı, deveyi bırakıp treni, yelkeni bırakıp uskurlu gemiyi alır, kadın erkeğimizle birlikte hem dinin hem devletimizin bekasını ve izzü şan ile devamını temin ederiz,” diye bitirmiş.

SİZİ BİLMEM AMA BEN ÖMER FAİZ EFENDİYİ TUTTUM.

 

 
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —