İfral TURGUT

Tarih: 22.04.2020 23:56

ORTA ÇAĞDA RAHİBELERİN BANYO YAPMASI YASAKTI

Facebook Twitter Linked-in






Orta çağda,
Avrupa’daki rahibelerin, el ve yüzlerinden başka yerlerini yıkamaları kesin
olarak yasaklanmıştı.Kastilya Kraliçesi Isabella bile, 50 yıllık
hayatı boyunca, sadece iki kez banyo yapmıştı.







1500’lerde İngiltere’de, insanların çoğu Haziran’da
evleniyordu. Senelik banyolarını Mayıs ayında yapıyorlar ve Haziran’da
çok kötü kokmuyorlardı. Bu yüzden gelinler vücutkokularını bastırmak için,
ellerinde bir buket çiçek taşıyordu.





Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük
bir fıçıdan ibaretti. Evin erkeği temiz suyla yıkanma imtiyazına sahipti. Ondan
sonra oğulları ve diğer erkekler,  sonra sırayla
kadınlar,  çocuklar ve nihayet bebekler hep
aynı suda yıkanıyordu. Sonra, su o kadar kirleniyordu ki içinde bir şeyleri
kaybetmek mümkündü. (İngilizcedeki  “Don’tthrowthebabyoutwiththebathwater,”(Banyo
suyuyla birlikte bebeği de atmayın.) deyimi buradan geliyor





Kirlilik adeti Amerika’ya da sıçramış,
Pennsylvania ve Virginia eyaletlerinde, banyo yapmayı yasaklayan, ya da belirli
kısıtlamalar getiren kanunlar çıkarılmıştı. Philadelphia’da bir ay içinde
birden fazla banyo yapan insanlar, cezaevine gönderiliyordu.





Tuvaletle henüz
tanışmayan Avrupa’da, lazımlıkları sokaklara boşaltma adeti, 17. yüzyıla kadar
sürdü. Fransa’da parfümün keşif nedeni de buydu. 14. Louis, günün belli
bir zamanını lazımlığında oturarak geçiriyor; devlet işlerini buradan
yürütüyordu.







1600’lerde İstanbul’a gelen Fransız büyükelçiler, lazımlık kullanma ve bunu da
pencereden boşaltma adetleri yüzünden şehirden uzak olan, Tarabya’yaki bir
konağa gönderilmişti. 19. yüzyıla gelindiğinde kesin olarak tuvalet kullanma
sözü vermeleri üzerine, Taksim’e taşınmalarına izin verilmişti.





4. yüzyılda Hristiyan din adamları
temizlik ve yıkanma konularında fetva vermiş ancak şehveti kışkırtıcı etkisinden dolayı kadınların hamamlarda ve toplu alanlarda çıplak
yıkanmalarını yasaklamıştı. Ortaçağ’a doğru ise açık alanlarda yıkanmayı ahlaki
açıdan sakıncalı bulup herkese yasakladılar.





16. yüzyılın
ortalarına doğru halk, banyo yapmayı tamamen unuttu. Sadece el, yüz ve ağızlarını yıkar oldular. Ancak elit bir kısım
banyo yapıyordu. O da yılda sadece bir kaç kere.





ACABA DİYORUM;







Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —