SİYASET SANATIN ÖNÜNE GEÇERSE

SİYASET SANATIN ÖNÜNE GEÇERSE



İlki-üç yıldır sanatsal faaliyetleri izliyorum, gezdiğim sergileri veya diğer sanatsal etkinlikleri haberleştiriyorum.

Sergi açılacak sanat galerisine vardığımda ilk önce bazı belediye başkanlarının çelenkleri ile karşılaşıyorum. İçimden “eyvah” diyorum.

“Keşke belediye başkanları veya milletvekili gelmese” diyorum.

Onları, sanatçı arkadaşlar davet ediyor tabi ki. Özel kaleme davetiyeler bırakıyorlar. Başkanın haberi bile yok, çelenk gönderiyorlar.

İsim vermeyeceğim, bir belediye başkanımız yanıldı bir sergi açılışına geldi. İçerisi kalabalık, başkanın ve diğer siyasilerin arkasında 20-30 kişi daha var. Tabi yanlarında başkanın basın ekibi de var. Foto muhabirleri, kameraman v.s.

Elde kadehler, ikramlar yeniyor, sergi geziliyor, ben yine “eyvah, eyvah” diyorum.

Sergi sahibi veya galeri sahibi ziyaretten memnun tabi ki. Onlar hiçbir şeyin farkında değiller. Onlar benim duyduğum kaygıyı hissedemiyorlar tabi ki.

Açış konuşmalarına geçiliyor. Nezaketen belediye başkanına ve milletvekiline de kürsüye davet edip ellerine mikrofon tutuşturuyorlar. Biraz sanat, daha çok siyasi konuşmalar, ceklar,caklar… Sonra siyasiler kurdeleyi de kestiriyorlar. Herkes ilgiden memnun. Buraya kadar her şey güzel…

Belediyenin veya milletvekilinin basın bürosu ertesi gün haberi yazıp, servis ediyor. Bir gün sonra yazılı basında haberler çıkıyor. Ama nasıl?

Haber genelde şöyle oluyor. İsim zikretmeyeceğim, herkes kendini biliyor. Filan belediye başkanı şöyle dedi, şunları söyledi, belirtti, ifade etti, kaydetti, şöyle devam etti gibi klasik haber sunumu.

Haberin son paragrafında ise şu cümle:

“…. Başkan/milletvekili .. …. Sanatçının sergisini gezdi…”

Böylece siyaset sanatın önüne geçmiş oluyor.

Sanatçı o sergiyi açmak için bir yıl çalışıyor. Hazırlıklar, davetiyeler, duyurular v.s.

Ama medyada haber olarak sergi ve sanatçının adı bir cümlede ya geçiyor ya da hiç geçmiyor.

At sahibine göre kişner derler. Basın büroları genelde böyle yapıyor.

Geçen gün bir sanatçı arkadaşım, 'Neyse ki bir satır da olsa adım geçmiş' dedi. Ben ona 'Siz de siyasileri davet etmeyin' dedim.

Bu olaylara başkanlar veya vekiller el atmalı ve basın bürosu ekibine, “Beni değil, sanatı ve sanatçıyı öne çıkartın” demelidir. Yoksa bizim meslektaşlar emir ve maaş aldığı kişilere karşı vazifesini yapacaklardır.

Ben ise haberlerimde tam tersini yapıyorum. Sanatı ve sanatçıyı öne çıkarıp siyasileri geri plana atıyorum. Sanatçılardan özgeçmişini, sanatsal mesajlarını, eserleri hakkında düşüncelerini alıyorum.Haberlerimin son paragrafında, “…. Sergisini ….. belediye başkanı/milletvekili de gezdi” diye yazıyorum.

Acaba ben mi yanlış yapıyorum, siyasiler mi?


Vahit ŞAHİN

2.01.2020 19:11:56

YAZARLAR


TÜRK TENİSİNDE ÇÜ-ATDSK İŞBİRLİĞİ

“AĞIR VE ORTA HASARLI BİNALAR KADERİNE TERK EDİLDİ”

ÇGC BAŞKAN ADAYI ÇAKIN, ÜYELERLE BULUŞACAK

BUĞDAY TABAN FİYATI EN AZ 15 LİRA OLMALI

ESENDEMİR: GAZETECİLER İŞSİZSE ÖZGÜR DEĞİLDİR

TGC’DEN “GAZETECİYİ VE HABERİ ÖZGÜR BIRAKIN” ÇAĞRISI!

DEMİRÇALI BORÇ LİSTESİNİ BELEDİYEYE ASTI

TÜRKİYE’DE HALA TEŞHİS ALAMAYAN 1 MİLYON ÇÖLYAK HASTASI VAR

EMNİYET MÜDÜRÜ ARİKAN'A ZİYARET

ANAVARZA BAL’A PARİS’TEN BÜYÜK ÖDÜL

112 ACİL ÇAĞRI ÇALIŞANLARININ SORUNLARI ÇÖZÜLMELİ

DEMİRÇALI’DAN BASIN TOPLANTISI

“ADANA, TÜRKİYE’NİN LİDER ŞEHİRLERİNDEN BİRİ OLMAK ZORUNDA”

ÇUKUROVA GİAD’DAN EMNİYET MÜDÜRÜ ZİYARETİ

Ç.Ü ENDÜSTRİ MEZUNLARI BURSA’DA BULUŞTU

MMO’DAN KARALAR VE KOZAY’A ZİYARET

NASIL BİR DEMOKRASİ, NASIL BİR CUMHURİYET?