İfral TURGUT

Tarih: 12.07.2020 22:00

SÜLEYMANİYE KÜRSÜSÜNDEN

Facebook Twitter Linked-in






(Ayasofya’nın ibadete (!) açıldığı haberi yayınlandı, anında seccadesini alan Ayasofya’ya koştu. Bağıranlar, haykıranlar, tekbir getirenler aklıma Mehmet Akif’in ünlü şiirini getirdi.Başına Prof.Dr. Mehmet Kaplan’ın çok kısa bir tahlilini aynen koyarak şiiri yorumsuz paylaşıyorum. Bu arada şiiri biraz kısalttığımı söylemeliyim.)





Tahlil şöyle:”Akif’e göre insanları kötüleştiren ihtiraslardır. İhtirasları tanzim eden kuvvetler ortadan kalkarsa, fertler de, cemiyetler de hayvanlık seviyesine düşerler. 1908 hürriyetinin ihtirasları nasıl başıboş bıraktığını cemiyeti nasıl korkunç bir anarşiye sürüklediğini tasvir ediyor. Galeyanı hürriyet sananlar, sarhoş veya deli gibi ne yaptıklarını bilmiyorlar. Akıl ve mantık tanımayan kalabalık, anarşik bir halde sokaklara dökülüyor. Neyin takdiri olduğu bilinmeyen bir alkıştır, gidiyor. Şuursuzluk cemiyetin en hayati sahalarına, hükumet dairelerine, mekteplere kadar yayılıyor. Matbuat sosyal birliği parçalamaktan çekinmiyor…”





Kaynak: Şiir Tahlilleri-Tanzimattan Günümüze. Prof. Dr. Mehmet Kaplan





Bir de İstanbul'a geldim ki: bütün çarşı, Pazar





Naradan  çalkanıyor, öyle ya... Hürriyet var!





Galeyan geldi mi, mantık savuşurmuş... doğru:





Vardı aklından o gün her kimi gördümse zoru.





Kimse farkında değil, anlaşılan, yaptığının;





Kafalar tütsülü hülya ile, gözler kızgın;





Sanki zincirdekiler hep boşanır zincirden,





Yıkıvermiş de tımarhaneyi çıkmış birden!





Zurnalar şehr ahalisini takmış peşine;





Yedisinden tutarak ta dayanın yetmişine!





Eli bayraklı alaylar yürüyor dört keçeli,





En ağır başlısının bir zili eksik, belli!





Ötüyor her taşın üstünde birer dilli düdük.





Dinliyor kaplamış etrafını yüzlerce hödük!





Ne devairde hükümet, ne ahalide bir iş!





Ne sanayi, ne maarif, ne alış var, ne veriş.





'Zevk-i hürriyeti onlar daha çok anlamalı'





Diye mekteblilerin mektebi tekmil kapalı!





İlmi tazyik ile ta'lim, o da istibdad





Haydi öyleyse çocuklar, ebediyyenazad.





Nutka gelmiş öte dursun hocalar bir yandan...





Sahneden sahneye koşmakta bütün şakirdan.





Türlü adlarla çıkan namütenahi gazete,





Ayrılık tohumunu bol bol atıyor memlekete.





İt yetiştirmek için toprağı gayet münbit





Bularak fuhş ekiyor salma gezen bir sürü it





Yürüyor dine beş on maskara, alkışlanıyor,





Nesl-i hazır bunu hürriyet-i vicdan sanıyor.





DEDİM YA, ŞİİRİ YORUMSUZ SUNUYORUM.







Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —