Bugünkü isteğim yerine getirilir mi bilmiyorum? Ancak yazmadan de edemeyeceğim. Okumuşsunuzdur. Adana’da 75. yıl Sanat Galerisi “Depreme Dayanıksız” olduğu gerekçesiyle yıkıldı. Böylece Adana bir adım daha geriye çekilmiş oldu. Bu konu üzerinde çok yazıldı çizildi. Daha sonra “100. Sanat Galerisi” adı altında bir yapılanmaya gidileceği açıklandı. Hayırlı olsun. Adana’ya bir çivi çakanın yanında olduğumuzu da belirtelim. Bu konuda canımı sıkan bir başka sorun var. Tüm bu yazışmalar sırasında Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Binası içerisinde,  cemiyetin açtığı sanat galerisinden hiç söz edilmedi. Toplumsal hafızanın bu kadar zayıf olması hem canımı sıktı, hem de beni  incitti.

Cemiyetin Atatürk Caddesi Öğretmenler Sitesi B Blok Asma kat’ta, yıllar önce açtığı bu sanat galeresi, Adana’ya bir yıldan fazla hizmet verdi. En az 5-6 resim sergisi açıldı. Açılan sergilerin birine, ülkemizin yetiştirdiği en büyük fotoğrafçı Merhum Ara Güler de geldi ve sergiyi fotoğrafladı.

Tarsus meydanın da bulunan “Şahmeran” heykelini yapan Berika İpekbayrak hanımeafendi de, bu galerinin müdüreliğini yaptı.

Tabii ki tüm bu gelişmelerin unutulması, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti adına beni üzdü. Haksızlığa uğradığımızı düşündürdü.

Yine bir fotoğraf paylaşıyorum. Fotoğrafta Rahmetli Kıvırcık Orhan İzzet Kalkan, Rahmetli Abdullah Bulca’nın da bulunduğu bir grubu, dinlenme anında görüyorsunz. Grupta ben ve Tamer Ünal da var. Ayakta duran ise,  yıllarca başarıyla yürüttüğü Spor Yazarları Derneği Adana Şube Başkanlığını Kerim Hoşfikirer’e devreden Kurtul Çakın..

Fotoğraf ,Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nin sanat galerisinde çekildi. Ve camda da  karikatürler görülüyor. Galerinin camları yayınlanmış böyle karikatürlerle bezenmişti. Aslında görülmeyen bir taraf daha var. O da Adanalı İçmimar Kuthan Kalaba’nın kumlama tekniği ile yaptığı yaklaşık 5X4 boyutlarında gazeteciliği anlatan bir cam pano.

Cemiyetin buradan nasıl yararlandığını bilmiyorum. Bir zamanlar arşiv ve kütüphane olarak kullanılıyordu.

İsteğim ise, Sanat Galerisinin yeniden açılması ve Cemiyetimizin Adana’nın kültür yaşamına katkıda bulnması.

Olur mu? Bilmem. Ancak “Zaman herşeyin ilacıdır.”

Bu seferlik de bu kadar.

Kalın Sağlıcakla.