İfral TURGUT

Tarih: 28.06.2020 15:06

VEFA

Facebook Twitter Linked-in






Mustafa Kemal’in dostları arasında İğneciyan adında, zengin bir Ermeni vatandaş vardı.   Sık sık, Mustafa Kemal’i Şişli’deki evinde ziyaret ediyor ve yardımlarda bulunuyordu





Mustafa Kemal Anadolu’ya geçtikten sonra bir Ermeni örgütü ile ilgisi olduğu iddiasıyla İğneciyan’ı tutuklayıp Malta’ya sürdüler. Tüm servetine de el koydular.





İğneciyan Malta’dan döndüğünde üzerindeki elbisesinden başka hiçbir şeyi yoktu. Fakirdi artık. Bir de kızı vardı. Yedikule’de bir gecekonduya sığınmışlardı.





Atatürk zaferi kazanmış, devlet başkanı olmuştu. Devrimler için geceli gündüzlü çalışıyordu. 1927’de ilk kez İstanbul’a gelmişti. İğneciyan için iyi bir fırsattı bu. Hem dostunu görmek, hem de uğradığı haksızlığı anlatmak için doğruca Dolmabahçe sarayına gitti. İlgili memura,





- “Gazi hazretlerini görmek istiyorum,” dedi.





- “Sen kimsin,” diye sordu memur. Cevap,





- “Ben İğneciyan... Gazi’nin eski bir dostuyum, arkadaşıyım.”





Memur, İğneciyan’ı baştan aşağı süzdü. Kılık kıyafeti pek güven verici değildi. Bir bahane uydurarak İğneciyan’ı atlattı. Birkaç kez daha denedi İğneciyan ama sonuç alamadı.





Bir gün de kızını alıp birlikte saraya gittiler. O gün sarayın önünde olağanüstü bir hal vardır. Motor sesleri, sağa sola koşturan insanlar. Bu, Gazi’nin bir geziye çıkacağına işaretti. Polisler ve muhafızlar oradan uzaklaşması için İğneciyan’a işaret ettiler. Gazi de Saray’dan çıktı, etrafındaki insan çemberi arasında otomobiline doğru ilerlemeye başladı.





İğneciyan’ın kızı birden atıldı, insan çemberini yardı ve Gazi’nin yanına sokuldu. Gazi  :





- “Kim bu kız,” diye sordu. Polisler ve muhafızlardan önce kız cevap verdi:





- ”Ben İğneciyan’ın kızıyım.”





- “Nerede baban?”





- “Dışarıda bekliyor, sokmuyorlar...”





Gazi hemen İğneciyan’ı huzuruna istedi. İki dost özlem içinde kucaklaşırlar. İğneciyan yaşadıklarını anlattı. Gözleri dolu Gazi’nin. Soruşturma yapılmasını istedi. İğneciyan’ın haklı olduğu anlaşıldı ve tüm malları geri verildi.





Yıl 1938... Kasım’ın 12’si... Atatürk’ün acısına dayanamayan İğneciyan üzüntüsünden öldü. Bu iki ölümde dünyanın en güzel duygusu yaşanmıştı: VEFA.





MUTLAKA DİKKATİNİZİ ÇEKMİŞTİR











Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —