İfral TURGUT

Tarih: 15.02.2024 21:46

“YASIN BEŞ EVRESİ” TEORİSİ

Facebook Twitter Linked-in

 

Bir felaket daha yaşadık. Kavrayabildiğim kadarıyla bu felaket öncekilerden daha büyük, işin içine yoğun bir şekilde siyaset gireceği için üstü daha çabuk örtülecek, muhatapları daha çabuk susturulacak, ama bedeli uzun yıllar ödenmek zorunda kalınacak ve başımıza uluslararası belalar açacak bir felaket.

Erzincan/İliç faciasından bahsediyorum. Muhatapları aşağıda sayacağım beş evreyi bütün yoğunluğuyla yaşayacak. Ne yazık ki bunun kaçışı da kurtuluşu da yok.

Radyasyonun ne olduğunu Hiroşima’dan, Nagazaki’den, Çernobil’den biliyoruz. Bu artık kaderimiz. Ama bir konumuz daha var ki, bedelini nasıl ödeyeceğimizi kimse kestiremiyor. Toprağa sızan ve yerleşen bu öldürücü kimyasallar zamanla sınırlarımızı aşacak ve yağmurla, fırtınayla, yer hareketleriyle, sızıntılarla er geç Fırat’a ulaşacak. Fırat ise sadece bize ait değil, sınırlarımız ötesine ulaşan uluslararası bir akar su. Gerisini düşünmek bile istemiyorum.

Gelelim yas tutmanın beş evresine: 

Teori, İsviçreli psikiyatrist Elisabeth Kübler-Ross tarafından ortaya atılmış ve 1969 yılında ‘’Ölüm ve Ölmek Üzerine’’ adıyla kitaplaştırılmış. Üzücü bir olay yaşadığımızda veya yas tutmamıza sebep olacak durumlarda farkında olmasak da, beş evreli bir süreç yaşıyoruz.

1. İNKAR EVRESİ

Bu evrede kişi kendine, “Hayır bu doğru olamaz. Bu benim başıma gelemez. Ben böyle bir şey yaşamadım,’’ gibi sözlerle, yaşadığı durumu inkar etme eğilimindedir. Son ana kadar gerçeği görmekten kaçar, yaşadıklarını kabullenmez; yok sayma eğilimindedir. İnkar sadece düşüncelerine değil davranışlarına da yansır. Bu evreyi atlatmak için belli bir süre yoktur. 

2.ÖFKE EVRESİ

Bu evrede, kişi artık yaşadığı gerçeği görür ve buna karşı büyük bir öfke duymaya başlar. Burada artık, “Neden ben? Bu neden benim başıma geldi,” gibi sorular sormaya başlar. Yaşadığı acı tecrübeyle ilgili süreci atlatmak için büyük çaba harcamak zorundadır. Bu öfke normal ve sağlıklı bir duygudur, kişinin acıyla başa çıkmasına yardımcı olur. 

3.PAZARLIK EVRESİ

Kişi, yaşadığı öfke sonrasında sakinleşir ve yaşadığı duygu yoğunluğunu hafifletmek için kendisiyle ve çevresindekilerle pazarlık yapmaya başlar. Bu dönemde, diğer 2 evreye göre daha sakin bir ruh halindedir. Bununla birlikte kişinin kendisi ve çevresindekilerle bir anlaşmaya varması zaman zaman zorlayıcı olabilir.

4.DEPRESYON EVRESİ

Kişi artık inkar etmeyi, öfkelenmeyi tamamen bırakmıştır. Bu evrede gerçekle yüzleşmiş, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı, o eski zamanlara tekrar dönemeyeceğini görmeye başlamıştır. Bu nedenle büyük bir mutsuzluk yaşar, ruhsal bir çöküntü baş gösterir, insanlarla iletişime geçmekten kaçınır, iş ve özel hayatı sekteye uğrar, içine kapanır. Ayrıca iştah bozukluğu, uyku problemleri ortaya çıkar. 

5 KABULLENME EVRESİ

Hayat devam etmektedir ve geleceğe dair planlar yapılmalıdır. Çevresiyle tekrar iletişime geçmeye, biraz daha dışa dönük bir ruh haline bürünmeye başlar, geleceğe yönelik yapıcı adımlar atar. Böylelikle kabullenme evresi, yas sürecinde çıkılan uzun yolun son durak noktasıdır.

Ne yazık ki, yetkililer sadece kendini kurtarma derdinde.  Bu konuda ellerinde her zaman maharetle kullandıkları bir silah var: Yalan.  

YANILMAYI O KADAR ÇOK İSTERDİM Kİ !

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —