“YAZ,” DEDİ, DOSTLAR...

Dün Dr.Rahmi Duman’ın güftesini yazdığı, Alaattin Yavaşça’nın bestelediği, “Ne günah etse açılmaz iki gönlün arası” adlı şarkının hikayesini paylaşmıştım. Arkadaşlarım Azimet Gürbüz, 12 Mart döneminde Duman’ın oğlunun kaçırıldığını hatırlattı. Hidayet Koç da,” Bu kadar marine edilmiş bir evlilik, ”Kimseyi, böyle perişan etme Allah’ım yeter,” diye başlayan güfteyi yazmasına mani olamıyor,” diyerek, “Belki de hikayeyi bilmeyenler vardır, bir fırsatta onu da yaz,” dedi.

Yani dostlar istedi, ben de yazıyorum. Bir araya geldiğimizde, ya da bir konserinde, şarkıyı Hidayet kardeşimden dinlemek dileğiyle.

Rahmi Duman bir bilim adamı ama her şeyden önce insan ve bir baba. 1970’li yılların o karmaşık, 12 Mart günlerinde,THKO adlı örgütün elemanları, Duman’ın evde olmadığı bir zamaneve baskın yaptılar, herkesi bağladılar ve 15 yaşındaki oğlu Hakan’ı kaçırıp, Okmeydanı civarında bir apartmana hapsettiler.
Kaçıranlar belliydi zaten. 250.000 TL fidye istiyorlardı. 250.000 TL o zaman oldukça hatırı sayılır bir paraydı.
Yoktu Duman’ın o kadar parası.Ama söz konusu oğluydu. Bulacaktı, bulmalıydı. Zaman aldı elbette bulması. Ama buldu. Dostları Ali Aydın Çığ ve Dr. Vecihi Demiral denkleştirdiler parayı, verdiler Duman’a. O da ödedi fidyecilere ve kurtardı oğlunu.
(Örgüt üyeleri, vakit geçirmesi amacıyla Hakan Duman’a Che Guevara’nın ”Gerilla Günlüğü” ileOstrovski’nin ”Ve Çeliğe Su Verildi” kitaplarını vermişti.)
Oğlunun rehin tutulduğu günler, o bitmeyen geceler, o “Acaba şimdi ne yapıyor,” kaygılarıyla, yine kağıda, kaleme sarılmıştı, Duman. Kalbindeki bir babanın evlat sevgisini, hasretini ve acısını dökmüştükağıda:
Yine gitti sevgili dostu ve meslektaşı Alaattin Yavaşça’ya, yine verdi kağıdı, yine aldı Yavaşça ve yine Hicaz makamında duygu, acı, hasret ve insanlık kokan bir eser çıktı ortaya.

Kimseyi böyle perişan etme Allah’ım yeter.
Uyku tutmaz, bir ümit yok, gelmiyor hiçbir haber.
Ağlamaktan gözlerim etrafı artık görmüyor.
Hazreti Yakup’a döndürdü beni hükmü kader.

BU, OĞLU REHİN TUTULAN BİR BABANIN FERYADI. .

• YA ÇOCUKLARINI EBEDİYEYEN KAYBEDENLER?

• YA ŞEHİT ANNELERİ? YA CUMARTESİ ANNELERİ?

SEBEP OLANLARA ÇOK SÖZÜMÜZ VAR TABİ

Orjinal Köşe Yazısına Git