60 yıl dolmadı, ama seneye olacak gibi..
Bunca yıllık gazetecilik şemsiyesi altındaki; yazılı ve görsel basında, radyoculuk, televizyonculuk, hatta sosyal medya platformunda hep "yazan" tarafında yer aldım..
Şartlar öyle gelişti; özel bir nedeni olmadı kesinlikle..
***
Birçok kez genç gazetecilerden, "röportaj" talepleri geldi ama nedense karşı çıktım.. Ustaca bahanelerle, kırmadan, incitmeden kaçmayı başardım..
Genç nesilden cevval bir kalemşör çıktı, beni ikna etmeyi başardı.. Benim adım, onun soyadı idi; belki anahtar bu oldu.. Belki de ikna kabiliyeti..
***
Uzakta uzağa, sipariş sorularla çatısı kurulan röportajlara hep karşı çıkmıştım.. Bildiğim doğrular çerçevesinde azıcık içimde birikmiş olan zehiri dışarı çıkardım.. Mehmet Şahin, zarif bir kıvraklıkla, sert sözleri törpüleyerek, tatlı bir melteme dönüştürmüştü adeta..
Mehmet Şahin dilimizden dökülen her bir kelimeyi akılcı bir süzgeçten geçirerek yazıya dökmüş ve Adana Günaydın Gazetesi'nde yayınlamak üzere göndermişti..
***
35 yıl öncesinde birlikte çalıştığımız, çok kahrımı çeken Hüseyin Sungur "müdürüm"e de bu röportajın teknik editörlüğü görevi düşmüştü..
Mehmet Şahin ve Hüseyin Sungur'a teşekkür ediyorum.. Birlikte zoru başardılar..
Hep yazan, hiç yazılan olmayan birinin inadını kırdınız, tebrik ediyorum.. Elinize, emeğinize, kaleminize sağlık..