YEREL YÖNETİMLERİN, “İKTİDAR” ÖZENTİSİ…

YEREL YÖNETİMLERİN, “İKTİDAR” ÖZENTİSİ…

Altın Koza Film festivali, “düzenleyenler” için “yine” olağanüstüydü; Adana’ya sanatçılar getirildi, çağrıya katılmamalarına karşın “onur ödülleri” verildi, yapılan milyonlarca harcama Adana’nın tanınmasında etkili oldu!
Festivale hangi sanatçılar getirildi, kimlere uzak/ yakın oturtuldu, yerel yöneticilerin “güdümünde” Adanalının cebinden ne kadar harcatıldı?
Sakının; “etkinlik” adı altında yapılarak, tüm harcaması halkın cebinden çıkartılan, karşılığında ekmeği küçültülen, ancak toplumun üst düzeyinde olanların eğlendikleri/ kurtlarını döktükleri/ bir şeyler yapıyor göründükleri buluşmalar olmasın bunlar!
Yuh, diyecekler var biliyorum!
Size de yuh, demeden önce bir şey soracağım:
Aradan daha sayılı günler geçti, festivalin “en iyi” filmiyle, en iyi erkek ya da kadın oyuncusunu “kendinizi kandırmadan” söyleyebilir misiniz?
Benim yaptığım “suçlamak” değil, ancak dediklerince toplumda “iz” bırakmadığını göstermek!
***
Her zaman söylediğim şey şu:
Yapılan her hangi bir etkinlik, başta bölge ya da yerleşik yurttaşların yaşamını iyileştirmeyecek, kültürel katkı sağlamayacaksa “tartışmak” gerekmiyor mu?
Gazete sayfalarının solmamış yazıları arasındaki görselleri izlediğinizde, zaten “hep bir arada” olanların, yine bir araya gelerek şen/ şakrak alkış tuttuklarını görmek pek de zor olmayacak!
Sonuna “festival” sözcüğü konularak açıklanan “etkinliklerin”, “o” kentin yurttaşları için olduğunu göstermenin ne denli aldatıcı olduğu biliniyor olmalı!
Diyorum ya, aslında kendilerine de yabancı;
Daha sinema salonundan çıkarken konusu unutulan filmler gibi…
Hiç anlaşılmayan bir dilde yapılan toplantının sonucundan “beklentiler” ummak gibi…
***
Ben neyi merak ediyorum biliyor musunuz?
Adana’nın sokakları, sokaklarında gördüğüm insanları, insanların yüzlerini…
Siz istediğinizce “festivallerle”, futbol karşılaşmalarıyla Adanalıyı sevindirmeye çalışın; bir, insanlar geçim sıkıntısı içindeyden/ iki, sokakları çer/ çöpten geçilmiyorken yurttaşın gözünde anlamlandıramazsınız!
Hem bir şeye daha inanıyorum; yurttaşın benimsemediği, içinde olmadığı, emek vermesinin engellendiği, bir katmanın yararlanmasına sunulan/ adına “etkinlik” adı verilen çalışmaların “halkın” gönlünde de yeri olmayacaktır!
Son bir yılda yapılan etkinlikleri, toplanmaları, ön masada oturanları bir bir düşünün isterseniz!
Son bir yılda Adanalıya ne katkı sağladığını çıkarabilirsiniz kanımca!
***
Adana’nın sokaklarını, sokaklarındaki insanları merak etmelisiniz; bir kentin kent olmasındaki “etkenin” insanlarıyla sokakları olduğu unutulmasın…
Adana’yı tanıtmak istediğinizi, marka kent yapacağınızı dile getirirken; bu kentin insanlarının yaşadığı sokakları çöp yığınlarına terk ederseniz…
Bunun nedeni değil/ ne yapmak istediğiniz sorulur!
Salon toplantılarında güzel sözlerle/ ballı sofralarla dile getirilen kentin öyle bilinmedik bir ara sokağı değil;
Bir çoğu yakından bilinen, kimi zaman bir sağlık ocağının bulunduğu, kimi zaman muhtarlığının konuşlandırıldığı, kimi zaman yurttaşın temel gereksinmelerini sağladığı noktaların, kimi zaman belediye ekmek büfelerinin yer aldığı bölgelerin yanı başındaki çer/ çöp kirliliği, “etkinlikler” kapsamında sorulur!
Sorulmalıdır da…
Anlatırken yüzlerinde “gül bahçeleri” açan, ancak bir o denli “gül bahçelerini” yok eden anlayışlarla ne kentin insanları, ne de sokaklar mutlu olabilirler!
***
Adana’da “film festivali” düzenleniyor, bunu düzenleyen kurula/ kurulun düzenlediği izlencelere bir sürü ödemeler yapılıyor; elde ne olduğunun/ kaldığının hiç önemi yok sanki…
Daha önce de yazdım; yerel yönetimler düzenledikleri etkinlikleri öncelikle bölgelerine “varsıllık” sağlaması için yapmalılar! Bu “varsıllık” ekonomik de olabilir, ekinsel (kültürel) de olabilir, görsel de olabilir, tanınmamış sanatçılarını duyurmak için de olabilir, umut verenleri özendirmek için de olabilir…
Yerel yönetimlerin, kentlerinde oluşturacakları ekinsel uğraşlar, çevrenin/ sokakların nasıl kullanılacağını, nasıl bırakılacağını de birlikteliğinde getirecektir!
Eğer, daha aradan bir ay bile geçmeden, şatafat içinde açıklanıp sonuçlamanan etkinliğin sonucu öğrenilmek için Google arama motoruna soruluyorsa; “çok” düşünmek gerekiyor!
Yerel yönetimlerin, bu “iktidar” özentisi hoşgörüyle geçiştirilecek bir olgu değil!

Oktay EROL

30.09.2022 13:24:40

YAZARLAR


TÜRKİYE’DE HALA TEŞHİS ALAMAYAN 1 MİLYON ÇÖLYAK HASTASI VAR

EMNİYET MÜDÜRÜ ARİKAN'A ZİYARET

ANAVARZA BAL’A PARİS’TEN BÜYÜK ÖDÜL

112 ACİL ÇAĞRI ÇALIŞANLARININ SORUNLARI ÇÖZÜLMELİ

DEMİRÇALI’DAN BASIN TOPLANTISI

“ADANA, TÜRKİYE’NİN LİDER ŞEHİRLERİNDEN BİRİ OLMAK ZORUNDA”

ÇUKUROVA GİAD’DAN EMNİYET MÜDÜRÜ ZİYARETİ

Ç.Ü ENDÜSTRİ MEZUNLARI BURSA’DA BULUŞTU

MMO’DAN KARALAR VE KOZAY’A ZİYARET

NASIL BİR DEMOKRASİ, NASIL BİR CUMHURİYET?

EROĞLU VE SOYLU’DAN ORTAK RESİM SERGİSİ

DEMİRÇALI: MASA TENİSİ İHTİSAS KULÜBÜ DESTEĞİ HAK EDİYOR”

TZOB NİSAN AYI ÜRETİCİ MARKET FİYAT DEĞİŞİMİNİ AÇIKLADI

"HİBE EDİLEN KAMYONLARI GERİ ÇEKİYORLAR"

YUSUF KANLI: SİNEKLE VE HAŞERATLA MÜCADELEDE ZAFİYET VAR

İŞ VE NETWORK GELİŞTİRME ÇALIŞTAYI

ADANA'DAN BELARUS’A İHRACAT ARTIYOR