ZEYTİN GÖZLÜM

Hikâyeyi bilmeyenler şarkının zeytin gözlü bir sevgiliye hitap ettiğini sanır. Oysa ardında yürek burkan, göz yaşı döktüren bir hikaye vardır.

 

Hikâyeyi bilmeyenler şarkının zeytin gözlü bir sevgiliye hitap ettiğini sanır. Oysa ardında yürek burkan, göz yaşı döktüren bir hikaye vardır. 

Hüceste Hanım  iyi bir ailede yetişmiş, edebiyata  meraklı   duygularını mısralara dökmeyi seven, hayata son derece bağlı bir genç kızdır. Gün gelir, tüberküloza yakalanır. Tedavi için Heybeliada Sanatoryumu’na yatar. Doktoru Ömer Münif’tir. 

İki hisseden kalbin, iki duygu insanının, doktor hasta ilişkisi zamanla aşka dönüşür ve bu aşk evlilikle sonuçlanır. Çok mutludurlar. Mutluluk bir süre sonra Mehmet’in doğumuyla taçlanır. 

Mehmet büyür ve aile onun geleceğini düşünmeye başlar. Her ana baba gibi onlar da Mehmet’in iyi bir eğitim almasını isterler. İmkanları da vardır ve hasreti yüreklerinde saklamaya söz vererek Mehmet’i Avrupa’ya gönderirler.  Mehmet Avrupa’ya gider gitmesine de hasretin bitmesini, Mehmet’in dönmesini   bekleyen aile, hasretin yanına hayal kırıklığının da eklenmesiyle, derinden sarsılır.  Çünkü, Mehmet okulu bitirir ama dönmez anasına, babasına. İsviçre’ye yerleşir. Neredeyse irtibatları kesilir.  Şair ana yüreği burkularak duygularını kağıda döker.

Zeytin gözlüm sana meylim nedendir?

Bu sevmenin kabahati kimdedir?

Gül olmuşsun dikenlerin bendedir.

Zeytin gözlüm uzaklarda işin ne?

Şarkıları düşürürüm peşine.

 

Zeytin gözlüm özlem ektim yollara.

Rast gelirsen halimi sor onlara.

Gülkurusu akşamlar senden yana.

Zeytin gözlüm uzaklarda işin ne

Şarkıları düşürürüm peşine.

Selahattin İçli alır bu sözleri herkesin duygulanarak okuduğu ve dinlediği bir besteye dönüştürür.

Tüberkülozu yenen ama evlat hasreti bir türlü bitmeyen Hüceste Hanım hayata yenilmek üzeredir. Eşini kaybetmiş, artık ömrünün geri kalan kısmını bakım evinde geçirmeye karar vermiştir.

Artık yaş 87’dir. Hüceste Hanım görür yakın geleceği. Bir şiir yazar ve arkadaşlarına verir. “Ben ölünce, Mehmet cenazeme gelirse, bu zarfı ona verin,” der. Hiç olmazsa duyguları oğluna ulaşsın ister.  Şöyle demektedir ana yüreği: 

Bir sabah bakacaksın ki bir tanem,
Ben yokum.
Dünyayı sana bırakıyorum.
Söz aldım saatlerden,
Sana koşacaklar.
Söz aldım gecelerden,
Seni uyutacaklar.
Gözlerimdeki son yağmur pencerende.
Beni anlatır sana bir bir ilerde
Buğday misali düştüğüm yerde, çaresiz
Kim bilir, nerelerde?
Bir sabah, bakacaksın ki bir tânem,
Ben yokum.
Dünyayı sana bırakıyorum.

Bakımevindekiler, bu şiiri de Selahattin İçli’ye iletir. Besteler şiiri, İçli ve İnci Çayırlı’ya verir. İnci Çayırlı da gereğini yapar. Hüceste Hanım’ın cenazesinde  defin işleminden sonra herkes dağılır ve İnci Çayırlı da bu şarkıyı Hüceste Hanım’a mezarı başında okur.

HÜCESTE HANIM ARTIK YOK VE DÜNYAYI MEHMET’E BIRAKMIŞTIR.

  • VE ……………………………….

 

 

 


İfral TURGUT

24.04.2024 20:11:00

YAZARLAR


KOBİLERİN YEŞİL DÖNÜŞÜMÜ YÜZDE 90 ORANINDA DESTEKLENECEK

SEYHAN BELEDİYESİ’NDE YENİ ATAMALAR

EVİNİ EVCİL HAYVANLARLA DOLDURMAK DA BİR HASTALIK!

ÇOCUKLARDA OBEZİTE NEDEN ARTTI?

CHP ADANA İl DANIŞMA KURULU 8 HAZİRAN’DA

CHP YÜREĞİR DANIŞMA KURULU

VALİ YAVUZ SELİM KÖŞGER’İN 19 MAYIS MESAJI

ADANA’NIN JİMNASTİK ŞAMPİYONLARI

DEMİRÇALI’DAN 19 MAYIS MESAJI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ GENÇLERİN OMUZLARINDA İLELEBET YAŞAYACAK

KANLI: ADANA LAĞIM KOKUYOR!

ÖZEL, BELEDİYELERİ ZİYARET KOŞULUNU AÇIKLADI : MAL VARLIKLARINI AÇIKLARSALAR GELİRİM!

HASTALAR RANDEVU ALAMAMAKTAN ŞİKÂYETÇİ

AOSB AR-GE VE İNOVASYON PROJE YARIŞMASI ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU

AYHAN BARUT: "TEFECİ MİSİNİZ, DOLANDIRICI MI?"

BİZ OKURSAK ÇOCUKLARIMIZDA KİTAP OKUR

TGC BASIN MÜZESİ'NE  ÖĞRENCİLERDEN ZİYARET