KROM MADEN İŞLETMELERINDE HAREKETLILIK
Manşet Haber 2.11.2016 04:42:51 0

KROM MADEN İŞLETMELERINDE HAREKETLILIK

KROM MADEN İŞLETMELERINDE HAREKETLILIK

Dünya konjonktürüne bağlı olarak geçtiğimiz yıllarda sürekli gerileyen fiyatların maliyeti karşılamaması üzerine çalıştırdıkları işçileri çıkartmak ve kapılarına kilit vurmak zorunda kalan Türkiye’deki krom madeni işletmelerinin, krom fiyatlarının son bir ay içerisinde yükselişe geçmesiyle birlikte yeniden üretime geçmeye başladıkları bildirildi.
Adana Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe, kromdaki üretim artışının ülke ekonomisine ve istihdama daha iyi yansımalarda bulunabilmesi bakımından sektörün sıkıntılarına çözüm getirilmesini istedi.
Son 10 yıl içerisinde tonu 600-700 dolardan 100 dolara kadar gerileyince sektörde faaliyet gösteren işletmelerin birbiri ardına üretimlerini durdurmak zorunda kaldığı krom madeni sektöründe şu günlerde yeniden bir hareketlenme başladı. Ülkemizin önemli ihraç kalemlerinden birisini oluşturan krom madeni fiyatlarının uzun bir aradan sonra yeniden yükselişe geçmesiyle sektörde yeni bir heyecan yaşanırken, krom madeni işletmelerinin önemli bir istihdam aratması dolayısıyla da faaliyet gösterdikleri yerleşim birimlerinde umutlar yeniden yeşerdi.
Ticaret Odası Başkanı ve Ak Metal A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Atila Menevşe, 2008 yılına kadar yüksek karlılık beklentisiyle sektöre giren firmaların, daha sonraki yıllarda düşüşe geçen fiyatlar yüzünden zarara uğradıklarından işletmelerini kapatmak zorunda kaldıklarını belirterek şunları söyledi:
“Krom madeni en fazla Çin’e ihraç edilmektedir. Dolayısıyla sektördeki fiyatların belirleyicisi de bir anlamda yine Çin olmaktadır. Biz Ak Metal olarak Türkiye krom madeni rezervlerinin yüzde 22’sine sahip olan Adana’nın Aladağ ilçesinde faaliyet gösteriyoruz. Kromdaki fiyatların zirvede olduğu dönemde 1200 olan işçilerimizin tamamını üretime ara verdiğimizde çıkarmak zorunda kalmıştık. Ancak fiyatların yükselmeye başlamasıyla birlikte ilk etapta 350 kişiyi birden işe alarak yeniden üretime başlamış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Aladağ’da işsizliği önlemenin en önemli çıkış kapısı krom madenlerinin tam kapasite ile işletilmesidir. Bu anlamda hedefimiz işletmemizin eskiden olduğu gibi yine 1200 işçiye istihdam sağlayan, Aladağ, Adana ve ülkemiz ekonomisine destekte bulunan bir firma haline gelmesidir.”
Aladağ’daki maden işletmelerinin tam kapasite ile üretime geçebilmeleri, böylelikle de maden rezervi potansiyelinin tam olarak değerlendirilebilmesi için öncelikle sektörde büyük sıkıntı yaşanan enerji darboğazının çözümünün gerektiğini kaydeden Menevşe, “İşletmelerimize enerji sağlamakta tam bir kaos ortamı yaşanmaktadır. Mevcut trafoların işletmelerimizin ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde çalışabilmesi için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımız tarafından başlatılan iyileştirme çalışmalarının ancak Mayıs-Haziran aylarında tamamlanabileceği belirtilmektedir. Öte yandan Enerjisa yetkilileri ise eski hatların değiştirilmesi yerine yeni hat düzenlemesiyle maden işletmelerinin istedikleri enerjiye bir/iki ay içinde kavuşabileceklerini belirtmektedirler. Krom sektöründeki fiyatların yükseldiği şu günlerde, bir gün fazla üretim yapabilmemizin bile işletmelerimize ve dolayısıyla ülke ekonomisine olumlu yansımalarda bulunacağı açıktır. Bu düşünceler doğrultusunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın bu konuda en hızlı çözümü sağlayacak şekilde Enerjisa ile işbirliği yaparak sektöre destek sağlamasını bekliyoruz. Sektördeki moral ve motivasyonun zirve yaptığı şu günlerde işletmelerimizin bu yöndeki beklentilerine bir çözüm getirilmesi, bölgemiz ekonomisinin gelişimi, ihracatın ve istihdamın artırılması bakımlarından ülkemiz madenciliğine yapılacak en önemli katkı olacaktır” diye konuştu.




YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°