KÜTÜPHANE BELEDİYEDEN KİTAP ÖĞRENCİLERDEN
Manşet Haber 22.06.2017 12:09:46 0

KÜTÜPHANE BELEDİYEDEN KİTAP ÖĞRENCİLERDEN

KÜTÜPHANE BELEDİYEDEN KİTAP ÖĞRENCİLERDEN

Çukurova Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü öğrencileri sosyal sorumluluk projesi kapsamında Karataş ilçesinde belediye tarafından yapılması planlanan halk kütüphanesi açılmadan yüzlerce kitap bağışında bulundu.
Çukurova Üniversitesi Maliye Bölümü Sosyal Projeler Koordinatörü Yrd. Doc.Dr İsmail Güneş, Proje yürütücüsü Doc. Dr Melek Akdoğan Gedik, proje asistanları Murat Albayrak, Ebru Canikalp, Burcu Durak ile öğrenciler, sosyal sorumluluk projesi kapsamında yüzlerce kitap topladı. Öğretim üyeleri ve öğrenciler kendi olanakları ile topladıkları kitapları kiraladıkları araçla Karataş ilçesine taşıdı. Kitaplar Karataş Belediye Başkanı Boğaçhan Ünal’ın da katıldığı protokol ile Halkla İlişkiler Müdürü Umut Işık’a teslim edildi.
Karataş Belediye Başkanı Boğaçhan Ünal, böyle anlamlı bir proje protokolünü imzalamaktan mutluluk duyduğunu, kütüphanelerin bilgi bankası olduğunu ifade ederek, “Karataş için çok anlamlı bir protokol ve proje. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü öğrencilerinin sosyal sorumluluk projesi çok anlamlı. Katkı ve desteklerine teşekkür ediyorum. “ şeklinde konuştu.
Sosyal Projeler Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. İsmail Güneş ile Proje yürütücüsü Doç. Dr. Melek Akdoğan Gedik, “bu bölüme sizlerin konuşmasından özet ekleyelim size zahmet)
Ç.Ü İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü öğrencileri daha sonra Karataş Belediyesi tarafından Halk Kütüphanesine dönüştürülecek bina ile Karataş ilçesindeki Magarsus Anti Kentini ziyaret ederek devam eden çalışmalar ve tarihçe hakkında Arkeologlardan bilgi aldı.kutuphane_belediyeden_kitap_ogrencilerden (4)

kutuphane_belediyeden_kitap_ogrencilerden (2)

kutuphane_belediyeden_kitap_ogrencilerden_

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°