LÖSEV’DEN KANSER HASTALARINA KIRMIZI ET YARDIMI
Manşet Haber 22.01.2021 21:22:36 0

LÖSEV’DEN KANSER HASTALARINA KIRMIZI ET YARDIMI

LÖSEV’DEN KANSER HASTALARINA KIRMIZI ET YARDIMI


Türkiye’de kişi başına düşen et tüketimi ekonomik yoksunluk sebebiyle dünya ortalamasının altında. LÖSEV kayıtlı kanser hastalarına düzenli ilettiği et desteği ile lösemili ve kanserli çocuk ve yetişkinlerin sofralarına ulaşmaya devam ediyor. Kurban Bayramı’ndan bu yana on binlerce haneye et ve et ürünleri ulaştıran LÖSEV 81 ilde can, kan olan et yardımlarına devam ediyor.
Sağlıklı beslenme zincirinin halkalarından birini oluşturan protein özellikle lösemi-kanser tedavilerinde hayati önem taşıyor.Araştırmalar kansere yönelik kemoterapi, radyoterapi ve ameliyatlara bağlı gelişen yan etkilere karşı dayanıklılık, zarar gören hücrelerin iyileşmesi,enfeksiyondan korunmak gibi iyileşmeyi sağlayacak fonksiyonların pek çoğu için proteininönemini ortaya koyuyor.
Adana'da ki hastalaraet yardımları iletildi
LÖSEV EtDesteğindenher yıl on binlerce hasta ve ailesi faydalanıyor. Geçtiğimiz yıl LÖSEV’e kayıtlı 26 bin 620 hasta ve ailesi, vakumlu ambalajlarda taze et olarak yâda LÖSEV Et Kart ile büyük marketlerden sağlıklı koşullarda kaliteli et –et ürünlerine ulaşma imkânı yakaladı. Kurban Bayramından bu yana ise çok kısa bir sürede 14 bin hastaya et yardımları ulaştırıldı. LÖSEV ’in hedefi ise bu sayıyı 2021 Kurban Bayramı’na kadar 81 bine çıkarmak.Adana’da yaşayan ve LÖSEV’ e kayıtlı hastalara ve ailelerine et -et ürünleridesteğisunuldu. Hastalar ve aileleri LÖSEV’e bağış yapan hayırseverlere dualarla teşekkürlerini ilettiler.
Hem Çocuk, Hem Yetişkin Tüm Kanser Hastaları Faydalanabiliyor
LÖSEV’e kayıtlı ailelerin yüzde 87’si asgari ücret ve altında gelire sahip ailelerden oluşuyor.Kanser hastası yetişkinlerde ekonomik yoksunluğun çok daha kritik seviyede olduğunu tespit eden yardımlarını tüm kanser hastalarına ulaştırmaya kararlı.
Siz de kanser hastalığının maddi-manevi girdabındaysanız LÖSEV’e www.losev.org.tr adresinden ya da Adana irtibat bürosuna0322 999 16 05 nolu telefondan ulaşarak maddi, manevi, sosyal desteklerinden faydalanabilirsiniz.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°