Meclis üyeleri isteyince oldu!
Manşet Haber 9.10.2012 15:43:58 0

Meclis üyeleri isteyince oldu!

Meclis üyeleri isteyince oldu!

Meclis üyelerinin ortak imzalı önerisini önce gündeme almak istemediler, baskı oluşunca gündeme almak zorunda kaldılar

Adana Büyükşehir Belediyesi’nin dün toplanan belediye meclis oturumlarında 3 siyasi partinin gurup başkan vekilinin de imzaladığı ‘ilan ve reklam yönetmeliğini yeniden görüşme teklifi’ne Başkan Vekili Zihni Aldırmaz önce karşı çıkıp gündeme almayacağını söyledi. MHP’li Ahmet Aslan’ın ‘almak zorundasınız. Meclis üyelerinin iradesini yok sayamazsınız’ telkininden sonra mecliste oluşan baskı karşısında Başkan Vekili Zihni Aldırmaz yönetmeliğin yeniden görüşülmesine ait gündem maddesini oylatarak gündeme aldı.

3’LÜ İTTİFAK
Eylül ayında oy çokluğu ile geçen ilan ve reklam yönetmeliğine 1 aydır karşı çıkan ve bu konuda basın açıklamaları yapan MHP’li Ahmet Aslan, meclis oturumu başlamadan önce yönetmeliğin yeniden görülmesi için bir teklif hazırladı. Bu teklife mecliste gurubu bulunan AK Parti, MHP ve CHP’den tüm meclis üyeleri iştirak ederek imza attılar. Ahmet Aslan tarafından meclis başkanlığına verilen teklifi Zihni Aldırmaz yetkisini kullanarak oylatmak istemedi. Ak Parti’li Abdullah Doğru, CHP’li Asuman Tapanyiğit ve İlker Mengü, MHP’den Ahmet Aslan ve Ahmet Asaf Uslu’nun konu hakkındaki uyarı ve konuşmalarından sonra ilgili teklif oylanarak gündeme alındı.

KİMSEYE FAYDASI YOK
İlgili teklifin bir dilekçeden ibaret olduğunu ve ekinin bulunmadığını, hangi maddelere itiraz edildiğinin belli olmaması nedeniyle gündeme alamayacağını söyleyen Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, ‘bu maddeyi oylatmak zorunda değilim. Bu yönetmeliği bir arkadaş takip ediyor. Bunu da niçin takip ettiğini biliyoruz. ATO yetkilileri ile de görüştüm. Bunlar 3 maddeye itiraz ediyorlar. Böyle yapmanın kimseye faydası yok, yapmayın’ diyerek karşı çıktı. MHP’li Ahmet Aslan ise meclis iradesinin üzerinde kimsenin olmadığını, meclisin yanlış yaptığı bir maddeyi düzeltmesi gerektiğini ve esnafların ayağa kalktığını belirtti.

KONUŞTURMA BENİ!
Ahmet Aslan ile Zihni Aldırmaz arasında ‘bu yönetmeliği niçin kovalıyorsunuz biliyorum. Daha fazla anlatmak istemiyorum’ sözlerine sert tepki Aslan’dan geldi. Ahmet Aslan, ‘anlat o zaman ne biliyorsan’ diyerek Başkan Vekili Aldırmaz’a yanıt verdi. Ahmet Aslan’ın ve diğer meclis üyelerinin ‘hangi maddeyi gündeme alıp almayacağınıza siz mi yoksa bürokratlarınız mı karar veriyor?’ tartışması alevlendi. Ak Parti’li Abdullah Doğru, usul hakkında söz alıp ilgili maddeyi oylatmak zorunda olup gündeme alması gerektiğini örnekleriyle ortaya koydu. MHP’den Asaf Uslu, Aldırmaz’a yanlış yolda ilerlediğini ve maddeyi gündeme alıp almamayı oylatmasını rica etti.

ATAY KARŞI ÇIKTI
Mecliste yaşanan tartışmalar sırasında MHP’li Ali Yaşar, ‘bu mecliste böyle çok madde geldi ve geçti. Sende biliyorsun Sayın Başkan. Onun için uzatmadan bu konuyu oylatın’ dedi. CHP’li Asuman Tapanyiğit’te konunun oylanması yönünde ısrarlı davrandı. Daha sonra Başkan Vekili Zihni Aldırmaz ilgili maddeyi oylattı. CHP’li Necmettin Atay dışında tüm meclis üyeleri kabul oyu verince ilgili yönetmelik yeniden görüşülmek üzere oy çokluğu ile kabul edilmiş oldu.


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°