Meclis Üyelerine Çağrı

Meclis Üyelerine Çağrı

 

10 günlük aradan sonra tekrar merhaba. Kısa dinlenmeyi hak ettiğimizi söyleyenler oldu, çok görenler de vardı, sitem eden de... Biz yine de ayrımsız teşekkür ediyoruz herkese...
Tatil süresince gündemden kopmadık elbette. Hatta izin günü bitmeden bir tarım firmasının daveti üzerine gittiğimiz tarla gününde üstümüze yürüyen kendini bilmezler de çıktı. Davet edildiğimiz yerden kovulduk ama çok şükür ki dayak yemeden kurtulduk. Dünyanın sayılı mısır tohumu üreticisi olduğunu savunan bir firmanın ‘Akademi’ adı verilen bir etkinlikte sokak serserilerinden geri kalmayan adamlara görev vermesini hayretle karşıladık. Tam anlamıyla ‘pes’ dedik.

Neyse... Biz hep buralardayız.
Şimdi Adana’nın sorunlarına kaldığımız yerden devam ediyoruz.

Geçtiğimiz günlerde TMMOB İKK Sekreteri Nazım Biçer’in açıklamasıyla Merkez Park’a gençlik merkezi yapılacağını öğrendik. Avrupa Birliği kentlerindeki orana kıyasla ülkemizde ve Adana’da kişi başına düşen aktif yeşil alan metrekaresi oldukça yetersiz. Rakamları da biliyorum ama şimdi tek tek sıralayıp canınızı sıkmak istemiyorum. Kısaca söylemem gerekirse onlarda 25 metrekareden başlayıp yukarılara doğru çıkarken bizim mevzuatta 10 metrekare olması gerektiğini yazıyor ama biz bu rakama dahi ulaşamıyoruz.
Hal böyleyken, elimizdeki mevcut alanları da yok etmeye gayret ediyoruz. Seyhan ve Büyükşehir Belediyesi’nin bazı meclis üyeleri yeşil alan, nehir yatağı demeden kendilerince karar alıyor. Merkez Park içinde, Fuzuli Caddesi ile Cevat Yurdakul Caddesinin kesiştiği köşede, demir köprünün güneyinde yer alan 28 bin 749 metrekarelik alana Gençlik Merkezi tesisleri yapılmasına onay veriyor. Seyhan Belediye Meclisi’nde oy çokluğuyla kabul edilen karar Büyükşehir meclis komisyonlarında da oy çokluğuyla onaylanıyor. Muhtemelen bayramdan sonraki ilk hafta Büyükşehir Meclis Toplantısı’ndaki gündemde yer alacak ve oylamaya sunulacak. Oradan da geçerse buyrun size bir kaos daha!
Beyler, bayanlar... Burası Seyhan havzasında yer alıyor. Ne yaptığınızın farkında mısınız? Nehir ve dere yatağını yapılaşmaya açan başka şehirlerin hallerini görmediniz mi? Bu tür yanlış girişimlerin nelere mal olduğunun farkında değil misiniz? Şimdi benim yazdıklarımdan, “Gençlik Merkezi’ne karşı” anlamı çıkaran aklıevveller de olabilir. Başka yer mi bulamadınız? 5 Ocak Stadyumu da beton yığınına dönüşecek. Adana’da sanki sorunlu alan eksikliği varmış gibi yeni sorunlar yaratmanıza anlam veremiyorum.

Şehir plancılığından, kent bilincinden, bilimsellikten, Adana’nın yararını düşünmekten nasibini almamış planlarla başlayan süreci devam ettirmek niyetindeyseniz diyeceğim bir şey yok.

Ama ben sizin yerinizde olsam, bu karara onay vermem.

Adana’yı seviyorsanız, çocuklarınızı düşünüyorsanız, havzaya, yeşile, tarım alanlarına, doğaya sahip çıkarsınız.

Gerisi size kalmış...

İyi haftalar...

SATIR ARASI

M.ÖMER ÜNEY

o.uney@yeniadana.net

 

adanaulus

4.08.2013 02:02:01

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.


VALİ KÖŞGER’DEN GÜVENLİ VE DÜZENLİ TRAFİK VURGUSU

NAZIM ALPMAN YAZDI/ DEVLET 1 MAYIS’A SAYGI GÖSTERSİN!

KUŞ GRİBİ YUMURTA FİYATLARINI ARTIRDI

KARNAVAL KOMİTESİNDEN MEKTUP VAR

ZEYDAN KARALAR’DAN MHP İL BAŞKANINA “SİNEK” CEVABI

YERLİ SUSAM İÇİN  YERLİ ÜRETİM HAMLESİ

ÇUKUROVA BELEDİYESİ TENİS TURNUVASI BAŞLADI

FATİH GÜLER GÜVEN TAZELEDİ

18 İLDEN 400 SATRANÇ SPORCUSU ADANA’DA YARIŞTI

CHP’Lİ BULUT: TASARRUFU SARAYDAN BAŞLATIN

SEYHAN NEHRİNDE GONDOLLA GEZDİLER

"YALANA VE ŞANTAJA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

CHP GERÇEĞİ YAYINLADI

ADANA’DA 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMASI

GÜNÜ FOTOĞRAFI:

RESMİ AÇILIŞISI HİSARCIKLIOĞLU YAPTI

CHP’DEN 23 NİSAN KUTLAMASI