Adana Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe, dinamizmi ve küresel olumsuzluklara karşı direnciyle tüm dünya ülkelerine örnek olan Türkiye ekonomisinin 2023 yılı hedeflerine ulaşacağına inandığını söyledi.
Türkiye ekonomisinin, yılın ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 4,4 ile beklentilerin üzerinde büyüdüğünü ortaya koyan Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) rakamlarını değerlendiren ATO Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe, küresel boyutta yaşanan siyasi ve ekonomik olumsuzluklara karşın Türk ekonomisinin artan bir ivmeyle büyümeye devam ettiğini söyledi.
Menevşe, Türkiye ekonomisinin 2013'ün ikinci çeyreğinde yakaladığı yüzde 4,4'lük büyüme ile üst üste 15 çeyrek çeyrek dönemdir büyüdüğünü, 2011 yılının son çeyreğindeki yüzde 5.2’lik büyümenin ardından bu yana ise en hızlı büyümenin yaşandığını vurguladı.
Ekonomi otoritelerinin yüzde 3.5 olarak öngörmesine karşın, iç talepteki artışa da paralel olarak yüzde 4,4 olarak gerçekleşen büyümenin, yıllık GSYİH büyümesinin de yüzde 4'e yakın olacağını ortaya koymasının sevindirici olduğunu vurgulayan Menevşe, “Olumsuz beklentilere rağmen Türk ekonomisinin yılın ikinci çeyreğinde yakaladığı yüzde 4,4'lük büyüme oranı, önümüzdeki dönemlere yönelik iyimser beklentilerimizi güçlendirmekle kalmayıp, ekonomimizin ne kadar güçlü olduğunun da bir göstergesini ortaya koymuştur” diye konuştu
Yılın ikinci çeyreğindeki büyümenin, Türkiye'nin ekonomik dinamiklerinin ne kadar sağlam temeller üzerine oturduğunu ve büyümedeki toparlanmanın güçlendiğini kanıtladığını da kaydeden Menevşe sözlerini şöyle sürdürdü:
“Önümüzdeki süreçte meydana gelebilecek küresel dalgalanmaları en az hasarla atlatabilmek son derece önem taşımaktadır. Bu nedenle rakamlar her ne kadar iyimser ve umut verici olsa da, önümüzdeki dönemlerde yapmamız gereken çalışmaların ana çerçevesini, büyümenin üretimle orantılı olarak geliştirilmesinin sağlanması oluşturmalıdır. Bu aşamada sadece imalat sektörünün potansiyeliyle de yetinilmemeli, Türk ekonomisine tüm sektörlerinin azami katkısı sağlanmalıdır.”
Türk ekonomisinin Hükümetin hazırladığı 2023 yılı hedeflerine doğru emin adımlarla ilerlediğini vurgulayan Menevşe daha sonra şu görüşlere yer verdi:
“Dünyanın gelişmiş ülkeleri adeta küçülürken, Türkiye’de böylesine olumlu bir ekonomik süreç yaşanmasında Türk özel sektörünün son derece dinamik bir yapıda olmasının da etkili olduğuna inanıyoruz. Türk özel sektörü global ekonomik krizin etkilerini derin bir şekilde yaşamış olsa da, krizi fırsata çevirme imkanını da yaratmıştır. Türkiye'nin son dönemlerdeki büyümesi, enflasyonu ve bütçe açıkları son derece sağlam ve geleceğe dair pozitif düşünceler taşımamıza vesile olmaktadır. Bu aşamada yapılması gereken, ihracatın büyümeye katkısının yeniden yüksek oranlara ulaşabilmesinin sağlanmasıdır. Bunu başarabilirsek Türk ekonomisi öngörülen veya öngörülemeyen karşılaşabileceği tüm olumsuzlukları aşarak Hükümetimizin işaret ettiği 2023 hedeflerine ulaşabilecektir. Bu hedeflere ulaşılabilmesi bakımından yıllık ortalama büyüme hızının yüzde 5'in üzerine çıkması gerektiğinden, Türkiye'nin üretimde ve ihracattaki istikrarlı gelişimini sürdürebilmesi zorunludur. Hükümetimiz tarafından, Avrupa ülkelerinin çoğunda ve yakın coğrafyamızdaki ülkelerde yaşanan olumsuzlukların Türkiye’ye yansımalarının önlenebilmesine yönelik tedbirlerin hayata geçirilmesiyle Türkiye ekonomisinin, 2014 ve sonrasındaki yıllarda da dünya ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olmaya devam edecektir.”
