Ödem ve tuz uyarısı
Manşet Haber 5.02.2013 12:39:23 0

Ödem ve tuz uyarısı

Ödem ve tuz uyarısı

Adana(Ulus)--okandostOperatör Dr. Okan Dost, her iki bacakta oluşan ödemin uzun süre ayakta kalmaya bağlı olabileceğinin, bunda fazla tuz tüketiminin de çok önemli olduğuna dikkat çekti, fazladan alınan 1 gram tuzun vücutta 200 mililitre sıvı birikmesine yol açabileceğini ifade etti.

“İnsan bedeninde damar içerisinde dolaşan sıvıların damar dışına çıkması ve doku araları ile cilt altında birikmesi sonucunda ödem durumu gelişir.” diyen Operatör Dr. Okan Dost, vücutta ödem oluşmasının birçok nedeni olduğunu, sık rastlanan sebepler arasında “fazla miktarda tuz alınması, varisler, enfeksiyonlar sonrası gelişen lenfödem, kalp, böbrek, karaciğer yetmezliği, sürekli oturma ve hareketsizlik” yer aldığını kaydetti. Dr. Dost şöyle konuştu:

ALINAN SU VE TUZ MİKTARI ÖNEMLİ

“Alınan su ve tuz miktarı vücutta şişme ve bacaklarda ödem gelişiminde çok önemlidir. Bacaklarda gözle görülür bir ödem yani vücutta su toplaması olduğunda,2-3 litre kadar fazla sıvı vücutta birikmiş demektir. Ödemin oluşumunda böbrekten su ve tuz tutulumu önem taşır. İnsan vücudunda sıvı birikimi, bölgesel ya da tüm vücudu içerecek şekilde genel olabilmekle birlikte yaygın olarak özellikle bacaklarda görülür.

HASTALIKLA BAĞLANTISI ARAŞTIRILMALI
Her iki bacak şişmesinde ;aşırı miktarda tuz alımı , varisler ve kalp yetersizliği ön plandadır.Yüz, dudak ve gözde oluşan ödemler de ise allerjik reaksiyonlar ve kanda protein düşüklüğü ön plandadır.

Ağrı kesici ilaçlar (özellikle romatizma ilaçları), hormon ilaçları (kortizonlu ilaçlar) da vücutta aşırı su ve tuz tutulumuna neden olarak ödeme yol açar. Aşırı hareketsizlikte lenf dolaşımını ve toplardamar dolaşımını azaltacağı için özellikle kollarda ve bacakta şişme yapar. Hep aynı pozisyonda kalan yaşlılarda yerçekiminin etkisi ile sıvı altta kalan bölümlerde toplanır, bu yalancı bir ödem görüntüsü verebilir.

YOLCULUKLARDA ŞİŞEN AYAKLAR

Yolculuk sırasında bacak ve ayaklarda oluşan şişlik, sık karşılaşılan zararsız bir durum olup, seyahat sırasındaki hareketsizlik nedeniyle oluşur. Hareketsiz oturmak, toplardamarların içinde kanın göllenmesine, damardan sızan sıvının dokular arasında birikmesiyle bacakların şişmesine neden olur. Kısa süre içinde normale döner. Bu şişliğin hareket etmeye başladıktan sonra da devam etmesi ciddi sağlık problemlerinin habercisidir.

BİR GRAM TUZ 200 MİLİLİTRE SU BİRİKTİRİR
Her iki bacakta oluşan ödem uzun süre ayakta kalmaya bağlı olabilir. Bunda fazla tuz tüketimi çok önemlidir, fazladan alınan 1 gram tuz vücutta 200 ml sıvı birikmesine yol açar. Normalde alınması gereken tuz miktarı, yaşa ve aktiviteye göre değişir .Aşırı tuzlu besinlerin tüketilmesi ile yeterli miktarda tuz böbreklerden atılamazsa vücutta sıvı birikmeye başlar. Öncelikle de ayak bileği, göz çevresi gibi yumuşak doku bölgeleri ilk olarak şişmeye başlar.

Ülkemizde, özelliklede bölgemizde en sık beyaz ekmek, yemeklerde kullanılan salça, turşu gibi fazla miktarda tuz ihtiva eden gıdalar yanında, hazır soslar, yapay tatlandırıcılar, bazı baharatlar, alkollü içecekler, bol kafeinli içecekler vücutta ödem oluşumunu artırır.

BESLENME VE HAREKET ÖNEMLİ
Başlıca tedavi ödeme neden olan durumun ortadan kaldırılmasıdır. Örneğin fazla tuz alımının engellenmesi, alkol alınmaması, hazır besin ve soslardan uzak durulması, sigara ve kafeinli içeceklerin azaltılması en önemli hususlardır. Özellikle beyaz ekmek tüketiminin , yemeklerdeki salça miktarının ve turşu tüketiminin azaltılması gerekir. Bununla birlikte hareketsiz ve sabit bir pozisyonda kalmaktan da kaçınılmalıdır.Tüm bunlara rağmen bacaklardaki şişlikler devam ediyor ise bacaklarda varis ve vücutta sıvı birikimine yol açabilecek herhangi bir hastalık olup olmadığının tespit edilmesi ve buna yönelik tedavi yapılması temel prensiptir.”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°