ÖĞRENCİLERİN VE ÖĞRETMENLERİN SAĞLIĞI TEHLİKEDE
Manşet Haber 23.11.2020 10:24:03 0

ÖĞRENCİLERİN VE ÖĞRETMENLERİN SAĞLIĞI TEHLİKEDE

ÖĞRENCİLERİN VE ÖĞRETMENLERİN SAĞLIĞI TEHLİKEDE

Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya, okul öncesi eğitim kurumlarında bulunan öğrencilerin ve öğretmenlerin sağlığının tehlikede olduğunu söyledi.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın okullarda her eğitim kademesinde yüz yüze eğitime ara verdiğini anımsatan Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Hüseyin Kaya, yaptığı açıklamada şöyle dedi:
“MEB Temel Eğitim Genel Müdürlüğü 20 Kasım 2020 tarihinde, resmi ve özel tüm okul öncesi eğitim kurumlarının (ana sınıfı, anaokulu, uygulama sınıfları) 23 Kasım 2020 tarihinden itibaren haftada 5 gün yüz yüze eğitim yapacağını, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından imzalanan bir yazı ile bildirdi.
MEB' in bu kararına karşın okul öncesi eğitimde yüz yüze eğitime devam etme kararı ne eğitim bilimine, ne de sağlık koşullarına uygun değildir.
Öncelikle okul öncesi eğitim kurumlarının eğitim kurumu olduğu, okul öncesi öğretmenlerinin de bakıcı olmadığının altının çizilmesi gerekmektedir. Bu karar okul öncesi eğitimine verilen önemden dolayı alınmamıştır. Çalışan anne, babaların çocuklarına bakacak bir yer bulamasından kaynaklıdır. Burada amaç anne, babaların çalışmalarına devam etmesidir.

Bu durumun çözümü okul öncesi eğitimin devam etmesi değil, çalışan anne, babalara ücretli izin verilmesinden geçer.
MEB okul öncesi eğitime önem veriyorsa; okul öncesi eğitimi ücretsiz ve zorunlu hale getirmelidir. Okul öncesi çocuklarımızın sağlığı tehlikeye atılamaz. Okul öncesi öğretmenleri çocuk bakıcısı değil, eğitimcidir.
Eğitim Sen, bu kararın geri alınması için MEB’e başvuru yapacak, gerekli görüşmeleri gerçekleştirecektir.”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°