ÖNCE BİR ÖZGEÇMİŞ

ÖNCE BİR ÖZGEÇMİŞ

 

1959 yılında doğdu. Marmara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi mezunu. Aynı
Üniversitede “Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi” alanında master yaptı. Ardından
Maltepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde sosyoloji doktorasını tamamladı.

Öğrenciliği Türkiye'nin büyük siyasal ve toplumsal çalkantılar yaşadığı 1970’li yıllarda
siyasal mücadeleler içinde geçti. Gençlik örgütlerinde yöneticilik yaptı, dönemin gençlik
liderleri arasında yer aldı 12 Eylül askeri darbesinden sonra tutuklandı.
Gazeteciliğe 1985 yılında muhabir olarak başladı. Sonra sırasıyla Sabah, Hürriyet, Güneş,
Gündem ve Aydınlık gazetelerinde muhabir, editör, haber müdürü, yazı işleri müdürü,
genel yayın koordinatörü ve kurucu olarak çalıştı. Haftalık Söz Dergisi’nde kuruculuk genel
yayın yönetmenliği, Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şube Sekreterliği yaptı

1994 yılında HBB televizyonu ile görsel medyaya geçti. Sırasıyla CNBC-e, Kanal 6, ATV
gibi televizyonlarında editör, programcı, haber müdürü ve genel müdür olarak çalıştı.
Kanaltürk televizyonunun kurucuları arasında yer aldı ve yayın kurulu üyeliği, Kanaltürk
televizyonunda “5. Boyut” isimli haftalık haber-analiz programlarını yaptı. Daha sonra
Kanal Biz televizyonunu kurdu.

2011 yılında Yurt Gazetesini kurdu ve bu gazetenin genel yayın yönetmenliğini, yazarlığını
ve baş yazarlığını yaptı. Aynı dönemde kurduğu haftalık haber analiz dergisi Bağımsız’ın
da genel yayın yönetmenliğini ve yazarlığını yürüttü.

Ayrıca çeşitli dergi, gazete ve internet sitelerinde yayımlanmış yaklaşık 400 makale ve
inceleme yazısı ile kendisiyle yapılmış çok sayıda söyleşi var.
2015’te elektronik ortamda yayın yapan ABC Gazetesi’ni kurdu, genel yayın
yönetmenliğini yaptı ve yazılarına halen devam ediyor. Ocak 2017 itibarıyla Türksat,
Digiturk ve D-Smart üzerinden yayın yapan Tele 1 TV’yi kurdu. TV’nin genel yayın
yönetmenliği yanında, Türkiye’nin birçok bölgesinde konferanslar veriyor, panellere ve
çeşitli etkinliklere konuşmacı olarak katılıyor.
Muhalif kimliği hiç değişmedi. Kitaplar yazıyor, televizyon programları yapıyor, doğru bildiği
fikirleri ısrarla savunuyor. Gülen Cemaatine karşı verdiği mücadele nedeniyle hakkında
çok sayıda soruşturma açıldı, Ergenekon soruşturmasına dahil edildi, ağır cezada
yargılandı ve 10 yıl 6 ay, hapis cezası aldı. 14 Eylül 2013’te tutuklandı, 2014 Mart ayına
kadar cezaevinde kaldı.
ANLATMAYA ÇALIŞTIĞIM ADAM MERDAN YANARDAĞ
 SIRADAN BİR KARİYER, SIRADAN BİR ÖZGEÇMİŞ DEĞİL.

 SİZCE BÖYLE BİR KARİYERİ VE GEÇMİŞİ OLAN ADAM TELEVİZYONU BEŞ
GÜN KAPANDI DİYE YOLUNDAN DÖNER Mİ? YOKSA….
BİR DE EN NEFRET ETTİĞİM ŞEY…O BİLDİK KİŞİLER SORUYOR:
 ”ALEVİ Mİ? TELE1’İ KURMAK İÇİN PARAYI NEREDEN BULDU?”
 HADİ, NEYSE… CEVAP VERMEYEYİM.
SANIRIM…
 BİZLERE DÜŞEN GÖREV DE VAR.

25.04.2024 BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

İfral TURGUT

7.09.2020 08:15:01

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.


VALİ KÖŞGER’DEN GÜVENLİ VE DÜZENLİ TRAFİK VURGUSU

NAZIM ALPMAN YAZDI/ DEVLET 1 MAYIS’A SAYGI GÖSTERSİN!

KUŞ GRİBİ YUMURTA FİYATLARINI ARTIRDI

KARNAVAL KOMİTESİNDEN MEKTUP VAR

ZEYDAN KARALAR’DAN MHP İL BAŞKANINA “SİNEK” CEVABI

YERLİ SUSAM İÇİN  YERLİ ÜRETİM HAMLESİ

ÇUKUROVA BELEDİYESİ TENİS TURNUVASI BAŞLADI

FATİH GÜLER GÜVEN TAZELEDİ

18 İLDEN 400 SATRANÇ SPORCUSU ADANA’DA YARIŞTI

CHP’Lİ BULUT: TASARRUFU SARAYDAN BAŞLATIN

SEYHAN NEHRİNDE GONDOLLA GEZDİLER

"YALANA VE ŞANTAJA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

CHP GERÇEĞİ YAYINLADI

ADANA’DA 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMASI

GÜNÜ FOTOĞRAFI:

RESMİ AÇILIŞISI HİSARCIKLIOĞLU YAPTI

CHP’DEN 23 NİSAN KUTLAMASI