Ormancılardan Yangın Tatbikatı
Manşet Haber 6.06.2013 18:30:27 0

Ormancılardan Yangın Tatbikatı

Ormancılardan Yangın Tatbikatı

orman_tatbikatiAdana’da, Orman Bölge Müdürlüğü yaz sezonunun başlaması nedeniyle Sarıçam Mustafalar Mahallesindeki tesislerinde 'Orman Yangın Tatbikatı' düzenledi.

Orman Bölge Müdürlüğü tarafından düzenlenen tatbikata, İl Jandarma Komutanlığı ekipleri de destek verdi. Aynı anda birkaç yerde meydana gelen orman yangına 70 personel, 15 yönetici, 17 araç ve helikopter ile müdahale edildi. Kısa sürede kontrol altına alınan yangın tatbikatı ile ekiplerin çıkan bir yangına ulaşma ve söndürme kabiliyetleri tespit edildi.

Yangın çıkış sebeplerinin araştırılması; varsa faillerinin belirlenmesi için Jandarma Alay Komutanlığı Olay Yeri İnceleme ekipleri de çalışmalara katıldı.

Tatbikatı izleyen Vali Hüseyin Avni Coş, Orman Bölge Müdürlüğü, İl Jandarma Komutanlığı ve diğer kurumlar arasındaki koordinasyonu gerçekleştirmek suretiyle muhtemel orman yangınlarına karşı hazırlıkları gözden geçirdiklerini söyledi.

orman_tatbikati1Planlandığı şekilde yangın tatbikatının başarılı bir şekilde icra edildiğini vurgulayan Vali Coş, karadan ve ihtiyaç duyulduğundan helikopter ile havadan destek vermek suretiyle yangınlara karşı ilgili personelin 24 saat görev başında olduğunu bir kez daha gördüklerini kaydetti.

Devletin aldığı tedbirlerin yanında, vatandaşların da bu konuda dikkatli olması gerektiğinin altını çizen Vali Coş, ateş ve benzeri unsurların ormanlardan uzak tutulması ve bu tür durumların derhal orman, polis ve jandarmaya bildirilmesini istedi.

Yangınlarda bir an önce müdahale edilmesinin önemli olduğunun altını çizen Vali Coş, 'Milli servetimiz olan ve hepimizin sağlıklı bir çevrede yaşayabilmesinin teminatı olan ormanlarımızın muhafaza edilip, gelecek kuşaklara geliştirilerek aktarılabilmesi için, üzerimize düşen vatandaşlık görevini yerine getirmemiz lazım. Adanalı hemşerilerimiz bu konuda şimdiye kadar örnek bir tutum sergiledi. Bu sezonda geçen yılki duyarlıklarını daha da artırarak devam edeceklerine inanıyorum' dedi.

Adana Orman Bölge Müdürü Abdurrahman Acer ise, 1 Haziran itibariyle yangın mevsiminin resmi olarak başladığını ifade etti. Amaçlarının bu riskli dönemin kamuoyu tarafından da bilinmesini sağlamak olduğuna işaret eden Orman Bölge Müdürü Acer, İl Jandarma Komutanlığı ile yangınlara karşı özellikle son iki ayda yoğun bir çalışmada bulunduklarını anlattı. 582 bin 753 hektar olan Adana'daki ormanların yüzde 69'nun yangınlara hassas özelikte olduğunu açıklayan Orman Bölge Müdürü Acer, bölgede 1969 yılından günümüze 3 bin 300 adet yangından 30 bin 208 hektar sahanın zarar gördüğünü dile getirdi.

Bu alanların tamamının ağaçlandırıldığına değinen Orman Bölge Müdürü Acer, 'Yıllık ortalama 75 orman yangını çıkmakta ve her yangında 9,5 hektar alan yanmaktadır. Temmuz ve Ağustos ayları orman yangınları açısından en riskli aylardır. Adana'daki ormanları 36 adet gözetleme kulesindeki 72 personel 24 saat izliyor. Ayrıca Sallangaç, Karahan, Dernek ve Horzum Yaylaları, Orman Yangınları Erken Uyarı Sistemi (OYEUS) tarafından kesintisiz gözlenmektedir' dedi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°