Günaydın Adana Gazetesi’nden Özcan Aladağ köşesinde Aşkım Tüfekçi Hastanesi’nde yaşadıklarını köşesine taşıdı ve kendi kendine soruyor : Bana bu yazıları kim yazdırıyormuş. Özcan Aladağ’ın yazısı şöyle:
Aşkım Tüfekçi Çukurova Devlet Hastanesi’ndeki karşılaştığım sorunlardan sonra kaleme aldığım 3 günlük yazımdan sonra konunun muhatabı olan idare ‘biz ne yapıyoruz?’ sorusuna yanıt aramak için toplantılar yapmış.
Geç bile kalınmış bir toplantı hocam…
Bu toplantıda ne konuşuldu bilmiyorum ama sanki birileri bana bu yazıları yazdırıyormuş gibi algılayan Baştabip Musa İnal, ‘ben hastaneyi nasıl yönetiyorum?’ sorusunu kendisine yöneltmesi gerekir iken ‘gazeteciye bu yazıları kim yazdırıyor?’ diye düşünmeye başlamış.
Sevgili Musa Bey, siz eğer bu hastaneyi iyi idare etseniz inanın bunlar yazılmaz.
Burada mağdur olan memurlar, çalışan diğer personeller ve sağlıkçılar sizden şikâyetçi olmaz.
Bana bu güne kadar kimse bir şey yazdırmadı Sayın Müdürüm. Ne siz, ne de bir başkası bize yazı yazdıramaz.
Bugün sendikacılar sizin hastanenizin önünde basın açıklaması yaparak yaşadıkları sıkıntıları basınla ve kamuoyu ile paylaşacaklar Sevgili Musa Bey.
Makam odanızdan çıkıp hastanenizde nelerin olup bittiğini bir irdeleyecek olursanız sanırım bu kadar sorun yaşanmayacaktır Aşkım Tüfekçi Hastanesi’nde.
Son günlerde Musa İnal’ın ‘beni hastanedeki görevimden alırsalar gider doktorluk yaparım’ demeye başladığını kendi personeli söylemeye başladı.
Siz rahat olun Musa Bey, ‘müdür yardımcınız İl Sağlık Müdürü’ olarak atandı.
Sırtınız yere gelmez.
Dün o müdür yardımcısı size bağlı olarak çalışıyordu, bugün siz ona bağlı olarak çalışacaksınız.
İşler kebap, rahat olun. Kaldı ki sizi birilerinin de görevden aldığı da yok Sevgili Musa Bey.
Siz iktidarı da, sendikaları da memnun ediyorsunuz.
Bir memuru bir yerden başka yere göndermeyecek kadar iyi idare ediyorsunuz.
Sizin ifadenizle 2 bin kişinin çalıştığı bir kurumda müdürlük yapıyorsunuz. Acilinizden başlayarak yataklı tedavinin olduğu yerlere, yoğun bakıma, ameliyathanelere varana değin isterseniz yanınıza sorumlularınızı alarak bir gezin, inceleyin.
Hastanenizin asansörlerinde inşaat malzemeleri taşınıyor Musa Bey.
Personel yetersiz diyerek tüm hizmetler eleştirecek noktaya gelmiş Musa Bey.
Kalite belgeli bir hastanede kalitesiz bir sağlık hizmeti ile karşılaşıyoruz ve bunu da yaşayan birisi olarak tepkimizi siz dâhil tüm yetkililer ile paylaşıyoruz Musa Bey.
Hastane personellerinin internette iktidara yakın haber sitelerinin dışında başkaca bir gazetenin sitesine girerek okumaya izin verilmediğinden haberiniz var mı?
Oldu olacak tüm haber sitelerine girişi engelleyin de ortadaki bu ayrımcılığa bir son verin hocam.
Şunu bir yere not edin. Bize kimse bu yazıları yazdıramaz.
Ben hastanede bir hafta hastasını yatırıp refakatçi olarak yanında kaldım.
Benim bu yazıları yazmam için gördüklerim, yaşadıklarım yetmez mi? Musa Bey.
Adana İl Sağlık Müdürlüğü görevine getirilen Ahmet Özen ile ilgili olarak kimler referans oldu bilmiyorum ama en çok sizin işinize yaradı bu atama Sayın Baştabip.
Düne kadar Ahmet Özen’in gölgesine kurşun sıkacak kadar hoşlanmayan milletvekillerinin bugün atanması için Ahmet Beye nasıl referans olduklarını inanın bilmiyorum.
Ömer Çelik’in okul arkadaşı diye lanse edilen Ahmet Özen’in il sağlık müdürü olmasından sonra bizlere daha çok malzeme çıkacak diye düşünüyorum.
İnşallah temennimiz odur ki, Aşkım Tüfekçi Hastanesi’ne Sayın Musa İnal bir çeki-düzen verip eski güzel günlerine kavuşturup hasta ve hasta yakınlarını memnun edecek duruma getirir.
Çok şey mi istiyoruz hocam?
