PANDEMİ DÖNEMİNDE HASTANEYE GİTMEKTEN KORKANLAR DİKKAT !
DÜNYA 29.12.2020 02:16:19 0

PANDEMİ DÖNEMİNDE HASTANEYE GİTMEKTEN KORKANLAR DİKKAT !

PANDEMİ DÖNEMİNDE HASTANEYE GİTMEKTEN KORKANLAR DİKKAT !

Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgını yaşam şeklini ve sağlık hizmetlerini de değiştirdi. Ankara’daki Özel Koru Hastanesi, tedavisini hastane yerine ev ortamında sürdürmek isteyen hastaları için “Evde Hastane Hizmeti” projesini uygulamaya koydu. Günlük hekim vizitinden, hemşirelik hizmetlerine, hekimin uygun gördüğü tıbbi cihazların temininden, tedaviye uygun diyet yemekleri desteğine kadar hastanede verilen birçok hizmet ev ortamına taşındı.
Koru Hastanesi Başhekimi Nöroloji Uzmanı Dr. Özlem Ertürk, yeni normal olarak ifade ettiğimiz mesafeli ve kontrollü hayat döneminde dijital uygulamaların ve kişiselleşmiş sağlık hizmetinin ön plana çıktığına dikkat çekiyor. Uzm. Dr. Özlem Ertük, “Koru Sağlık Grubu olarak mobil uygulamaların yanı sıra Evde ve İş Yerinde Sağlık Hizmetleri ile ‘her yerde sağlık hizmetini’ uygulamaya koyduk.” diye konuştu.
“Yoğun talep üzerine hastaneyi eve taşıdık”
Evde ve İş Yerinde Sağlık Hizmeti kapsamında hekimlik ve hemşirelik hizmetlerinin evde ve iş yerlerinde sunulduğunu ifade eden Uzm. Dr. Özlem Ertürk, “Teşhis ve tedavi, kronik hastalık takibinin yanı sıra koruyucu hekimlik kapsamında pek çok hizmeti hastalarımıza evde sunuyoruz. Şimdi de hastalarımızdan gelen yoğun talep üzerine “Evde Hastane Hizmeti” adı altında yeni projemizi uygulamaya koyduk.
“Karantinada yemek desteği”
Evde Hastane Hizmeti kapsamında örneğin Covid 19 tanısı ile izlenen ancak tedavisini hastane yerinde evinde sürdürmek isteyen hastalarımız için 5-10 günlük evde takip programları oluşturuldu. Bu kapsamda günlük hekim viziti yapılmaktadır. Ayrıca hastalarımıza pulse oximetre, nebulizatör ve oksijen tüpü gibi tedavide hekimin uygun gördüğü portable tıbbi cihazların temin edilmesi, karantina süresince ihtiyaç halinde tedaviye uygun diyet yemek desteği de hizmetlerimiz arasında yer alıyor.
“Ekibe tüm hastane çalışanları dahildir”
Evde sunulan hastane hizmeti, Kardiyoloji, Radyoloji, Dahiliye, Nöroloji, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Göğüs Hastalıkları gibi birçok branşta alanında uzman hekimlerimiz tarafından verilmektedir. Ekibimize hastanemizin tüm çalışanları dahildir. Hastamızdan gelen talep doğrultusunda, hastanın ihtiyacı doğrultusunda sağlık personeli ve ekipman planlaması gerçekleştirilmektedir.
Rehabilitasyon hizmetleri kapsamında ise fizyoterapi ve solunum terapisi gibi opsiyonlar da evde ve iş yerinde sunulmaktadır. Evde sunulan, EKO, EKG, ultrason, laboratuvar gibi hizmetlerimiz hasta ve hasta yakınlarının hayatını kolaylaştırmaktadır.
“Online hasta takibi”
Öte yandan hastalarımız gerek günlük vizitlerle gerekse online olarak yakından takip edilmekte, ileri tetkik gerektiren durumlarda ambulanslarımız aracılığıyla ivedi bir şekilde nakilleri sağlanarak işlemleri yapılmaktadır.
EVDE VE İŞ YERİNDE SAĞLIK HİZMETLERİ
Evde Genel Sağlık Hizmetleri,kardiyoloji,covid 19 bakım,check up,danışmanlık hizmetleri,yenidoğan anne bakımı ve emzirme desteği..
EVDE HASTANE HİZMETİ
* Evde Hasta Tedavi Programı
* Evde Günlük Hekim Viziti
* Evde Hekimin Uygun Gördüğü Tıbbi Cihaz Temini
* Evde Tedaviye Uygun Diyet Yemekleri Desteği
* Evde Online Hasta Takibi




YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°