Proton’dan Suprima
Manşet Haber 22.08.2013 13:04:23 0

Proton’dan Suprima

Proton’dan Suprima

proton_otomobil

Proton 'Suprima' ismini verdiği yeni C segmenti hatchback modelinin lansmanını Kuala Lumpur, Malezya' da yaptı. Lansman pek çok üst düzey devlet adamı ve Proton' un kurucu başkanı aynı zamanda da dönemin Malezya başbakanı olan Tun Dr. Mahathir Mohamed tarafından onurlandırıldı. You Tube üzerinden de canlı olarak yayınlanan lansman tüm dünyada izlendi.

Yeni Proton yönetimi DRB-HICOM' un ikinci global otomobili olan Suprima' yı sizlere daha yakından tanıtmak istiyoruz. Motor olarak Preve modelinde kullanılan 1.6 litre hacimli ve turbo beslemeli 140hp gücünde, 205Nm tork üreten Cam Pro CFE benzinli motor kullanılmış. Şanzıman olarak direksiyondan kumandalı 7 ileri F1 şanzıman kullanılmıştır. Yeni Suprima' nın diğer başlıca özellikleri ise şöyle;

  • Start&Stop anahtarsız çalıştırma özelliği

  • ABS,EBD ve ESP sistemi

  • Hill holder yokuş destek sistemi

  • 17'' alaşımlı spor jantlar

  • ANCAP 5 yıldız derecesi

  • ISOFIX özellikli arka koltuklar

  • Follow Me Home sistemi

  • Gelişmiş Yol Bilgisayarı

  • 4G ve My Car özelliği (Sadece destekleyen şebeke ve merkezlerde geçerlidir.)

  • Ön ve Arka LED farları

  • Elektrikli ısıtmalı led sinyal farlı otomatik katlanabilir yan dikiz aynaları

  • Alarm, uzaktan kumandalı merkezi kilit

  • Ön ve arka park mesafe sensörleri

  • Ön ve arka sis farları

  • Dokunmatik ekranlı CD, DVD,USB,MP4, Radio multi medya sistemi

  • Navigasyon

  • Deri koltuklar (Opsiyonel)


ve daha nice üstün Lotus Ride & Handling ruhunu yansıtan üstün özelliklerin hepsi Proton Suprima'da.

Yeni Proton Suprima modeli için Malezya'da lansman gününde binlerce ön sipariş alındı ve ilk teslimatlara önümüzdeki hafta içerisinde hemen başlanması bekleniyor. Global pazarlarda ise başta Asya pazarı olmak üzere yılsonuna kadar Avustralya ve Orta Doğu pazarlarına sunulması planlanıyor. İngiltere, Avrupa ve Türkiye pazarları için ise 2014 yılı ilk çeyreği içerisinde hedefleniyor.

Proton Türkiye Distribütörü Ulu Motor yetkilileri tarafından yapılan açıklamaya göre, 'Yeni Suprima modeli global anlamda gerçekten rekabet yaratacak bir modeldir ve rakip muadil araçlardan hiçbir geri kalır yanı yoktur. Bunu Malezya'daki lansman günü sipariş rakamlarından da görebiliyoruz. Preve'den sonra ikinci global Proton modelinin de lanse edilmesinden dolayı büyük mutluluk duyuyoruz ve en kısa sürede ülkemiz pazarına sunmak üzere çalışmalarımız tüm hızıyla devam etmektedir. İki yeni modelimizin mevcut satışlarımıza büyük bir ivme katacağını bekliyoruz, pek çok müşterimiz şimdiden ön sipariş verme isteklerini tarafımıza iletmektedir. Yeni Proton modellerimizin şimdiden büyük ilgi ve merak uyandırması bizleri heyecanlandırıyor ve motivasyonumuzu daha da arttırıyor. Ayrıca Proton' un önümüzdeki yıllarda global pazarlara her yıla en az bir yeni model sunmak üzere yeni çalışmalarının olmasının rekabet gücümüzü daha da arttıracağı kanaatindeyiz.' şeklinde duyuruldu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°