Sahi Devlet Kim?

Sahi Devlet Kim?

 

 

Günlerdir Rize çamlıhemşinde bir direniş var.

Bunun aynısı, Artvin cerattepe’de, aynısı İzmir ilk kurşunda var.

Çamlıhemşini bu kadar kamuoyuna ilgi odağı yapan bir söz.

Yaşı yetmişe gelmiş bir Anadolu kadını, elinde sopa ile Dozerlerin önüne geçmiş.

Yapılmak istenen, Yeşil vadi adı altında, yaylaların kitle turizmine açılması.

Yani istenen halkın hizmetine yerler.

Peki orada yaşayan halka ne diyeceğiz.

Havva Bekar Dozerin önünde soruyor.

Devlet Kim?

Devlet biziz!...

Biz olmasak Devlet olurmu?

Vali kim?

Kaymakam kim?

Bu makamlar halkının yararı için atananlar değilmi?

Peki, milletin a....a diyenler içinmi hizmet ediyorlar?

Ne bağlantı şimdi derseniz?

Artvin Cerattepe’de ihaleyi alan işte o sözü söyleyen zat.

Demek hala devam ediyor Milletin a....a sözüne.

*          *          *

Sahi Devlet kim?

Devlet, gezi olaylarında Ali ismaili öldürenlere ceza vermeyenler mi?

Devlet Sivas olaylarında 35 canı yakanları zaman aşımına uğratanlar mı?

Emeklisine 900 Tl yi hak görenler mi?

Köylüsüne en pahalı mazotu verip, Gemilere ucuz mazot verenler mi?

Pazardan yerden domates, soğan, patates toplayanlara üç kuruş maaşı çok görenler mi?

Yaşamı vatandaşına acımasız hale getirenlermi?

Emeklisine yüzde 3 zam verirken, kendi vekiline sonsuz haklar verenlermi?

Sahi Devlet Kim?

*             *         *

Yanı başında Müslüman kanı oluk, oluk akarken teröriste silah verenmi?

Canı çemkti diye bir baklava dilimini çalan çocuğa 20 yılla yargılayanmı?

Kendi yakınları Deveyi amuduyla götürenlere ses çıkarmayan zihniyet mi?

Sahi Devlet kim?

*            *          *

Arsıza, densize, mayfyaya ,tecavüzcüye, ar damarı çatlamışa ses çıkarmayan.

Masum vatandaş Bağkur borcunu ödeyememiş diye evine icra getirilen mi?

Sahi Devlet Kim?

*             *          *

Meclis üyelerinin gözlerini rant bağlamışsa, vatandaşın yerinin bir el kaldırma ile iç edenler mi?

Bunu ortaya çıkaran Basına ver yansın eden Başkanlaramı?

Para ile Susturduğuna, olmazsa canı ile tehdit eden Belediye Başkanlarımı?

Dahada olmazsa yanlıştan döndük deyip kıvıran Başkanlar mı?

Sahi Devlet Kim?

*            *         *

Rifat Söylemezin söylediği gibi, Bu şehir kirli değil aslında.

Kirli ise Devlet kirlidir!...

Şehir niye kirli olsun?

Çalana, soyana, talan edene, Devlet dur demiyorsa, Neden şehir pis olsun?

Kısa dönemde zengin oluyorsa kıçı kırık Meclis üyesi,

Şehir neden pis olsun?

Sahi Devlet Kim?

Devlet biziz, Devlet sen, ben, o.

Devlet halktır, halk.

Ama gel görki, halkına haksızlık yapan Devlet mi olur demeyin.

Olur , bal gibi olur.

Cerattepede, izmir ilk kurşunda, çamlıhemşinde, Gezi’de, Sivas’ta olanda Devlettir.

Süleyman YALÇIN

12.07.2015 18:39:10

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.


VALİ KÖŞGER’DEN GÜVENLİ VE DÜZENLİ TRAFİK VURGUSU

NAZIM ALPMAN YAZDI/ DEVLET 1 MAYIS’A SAYGI GÖSTERSİN!

KUŞ GRİBİ YUMURTA FİYATLARINI ARTIRDI

KARNAVAL KOMİTESİNDEN MEKTUP VAR

ZEYDAN KARALAR’DAN MHP İL BAŞKANINA “SİNEK” CEVABI

YERLİ SUSAM İÇİN  YERLİ ÜRETİM HAMLESİ

ÇUKUROVA BELEDİYESİ TENİS TURNUVASI BAŞLADI

FATİH GÜLER GÜVEN TAZELEDİ

18 İLDEN 400 SATRANÇ SPORCUSU ADANA’DA YARIŞTI

CHP’Lİ BULUT: TASARRUFU SARAYDAN BAŞLATIN

SEYHAN NEHRİNDE GONDOLLA GEZDİLER

"YALANA VE ŞANTAJA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

CHP GERÇEĞİ YAYINLADI

ADANA’DA 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMASI

GÜNÜ FOTOĞRAFI:

RESMİ AÇILIŞISI HİSARCIKLIOĞLU YAPTI

CHP’DEN 23 NİSAN KUTLAMASI