Manşet Haber 24.05.2016 20:03:44 0

'Saimbeyli Mavisi” foto-safariyle uluslararası vitrinde

'Saimbeyli Mavisi” foto-safariyle uluslararası vitrinde

saimbeyli_mavi_kelebek_fotograf (2)Adana(Ulus)--Türkiye’deki 400 kelebek türünden 160’ının gözlendiği, “Saimbeyli Mavisi” olarak bilinen endemik “Polyomamtus Theresiae” kelebeğin vatanı olan Adana’nın Saimbeyli İlçesi’nde ekoturizmin gelişmesi için uluslararası fotoğraf sanatçıları, foto-safariye çıktı.saimbeyli_mavi_kelebek_fotograf (1)

Bu yıl 20’ncisi organize edilen Uluslararası Doğada Görüntü Avcılığı Yarışması’nda 400 fotoğrafçı, Saimbeyli’nin doğal güzelliklerini ve birbirinden güzel kelebekleri görüntülemek için çaba gösterdi.  Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ramazan Akyürek, 5 günlük etkinlikte Saimbeyli’yi uluslararası vitrine taşıyacak fotoğraf sanatçılarına ödüllerini verdi.
KELEBEK DİYARINDA EKOTURİZM ATAĞI
Saimbeyli ve Tufanbeyli kaymakamlıkları ve belediyelerinin ortaklaşa düzenlediği etkinliğe Adana Büyükşehir Belediyesi de büyük destek verdi. Adana Büyükşehir Belediye Bandosu ve Halk Oyunları ekiplerinin renklendirdiği etkinliğin ödül töreni son teknoloji ses ve görüntü donanımlarına sahip Sahne TIR’da yapıldı. Etkinliğe katılan Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ramazan Akyürek,  Saimbeyli’nin güzelliklerini en iyi şekilde fotoğraflayan sanatçılara ödüllerini sundu. Başkan Vekili Akyürek, Saimbeyli’de ekoturizmin gelişmesi için büyük gayret gösteren Saimbeyli Belediye Başkanı Mustafa Şahin Gökçe ile komşu belediye başkanları ve yöneticilerini kutladı. saimbeyli_mavi_kelebek_fotograf (1)
SAİMBEYLİ MAVİSİ DÜNYADA TEK
“Saimbeyli Mavisi” olarak bilinen “Polyomamtus  Theresiae” kelebeğin dünyada bir  tek Saimbeyli’de yaşadığını vurgulayan Başkan Vekili Ramazan Akyürek, Türkiye’deki 400 tür kelebekten 160’ının da Saimbeyli’de gözlendiğini, bunlardan 15’inin nadir türler olduğunu belirtti.  Akyürek, “Obruk Şelalesi, Kale Kilise, kiraz bahçeleri, kilimleri ve eşsiz doğal güzellikleriyle ünlü ilçemiz Saimbeyli, son yıllarda Saimbeyli Mavisi başta olmak üzere çok sayıda kelebek türüyle öne çıkmaya başladı. Biz de Saimbeyli’de kelebek fotoğrafçılığını da içine alan ekoturizmin gelişmesi için yürütülen çalışmaları ve düzenlenen etkinlikleri her anlamda desteklemeye devam edeceğiz. Saimbeyli’nin uluslararası düzeyde tanınırlığının artması ve daha çok turist çekmesi için gayret göstereceğiz” diye konuştu.saimbeyli_mavi_kelebek_fotograf (4)

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°