Sanayi Odası TSE ile Kalibrasyon anlaşması imzaladı
Manşet Haber 14.11.2012 17:40:06 0

Sanayi Odası TSE ile Kalibrasyon anlaşması imzaladı

Sanayi Odası TSE ile Kalibrasyon anlaşması imzaladı

Adana(Ulus)-- Sanayi Odası ile Türk Standartları Enstitüsü (TSE) arasında “Kalibrasyon Anlaşması” törenle imzalandı.  TSE Başkanı Hulusi Şentürk ve ADASO Başkanı Sadi Sürentörk’ün imzaladığı protokolle, TSE’nin “Belgelendirme” ve “Eğitim” hizmetlerinden ADASO üyesi işletmeler yüzde 20 ila 40 oranında indirimle yararlanacak.

Adana Sanayi Odası Salonu’nda düzenlenen ve Meclis Başkanı Ahmet Kardeşler’in de katıldığı protokol imza töreninde konuşan ADASO Yönetim Kurulu Başkanı Sadi Sürenkök, belgelendirme ve eğitim çalışmalarına destek sağlanmasının amaçlandığını bildirdi. TSE belgesi olmayan ADASO üyelerine kalibrasyon hizmetlerinde yüzde 30, eğitim hizmetlerinde yüzde 20, TSE belgeli işletmelere kalibrasyon hizmetlerinde yüzde 40, eğitim hizmetlerinde ise yüzde 30 indirim uygulanacağını ifade eden Sürenkök, “Acımasız rekabetin yaşandığı dünya pazarlarında yer almak isteyen firmalarımızın TSE’nin gücünden yararlanmalarını istiyoruz” dedi.

ADASO Başkanı Sürenkök, TSE tarafından Adana’da bölgenin taleplerine uygun ürün test laboratuarları kurulması gerektiğini vurguladı. Sürenkök, ülke ekonomisi ve firmalar için büyük yarar sağlayacak olan laboratuar kurulması için TSE ile işbirliğine hazır olduklarını kaydetti.

SANAYİCİLERDEN DESTEK İSTEDİ

TSE Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Şentürk de konuşmasında, küreselleşme ortamında kurumda ciddi bir yapılanmaya gidildiğini, özel sektör anlayışıyla çalışıldığını belirterek, ürün testlerinin yapılması amacıyla 200 milyon liralık yatırım gerçekleştirildiğini, 2 yılda gerekli denetçi kurullarının oluşturulmasının hedeflendiğini söyledi.

Tüm ülkelerin dünya pazarlarında ciddi anlamda standartlar savaşı verdiğini belirten Şentürk, Türkiye'nin, küresel ekonomiler arasında yer alabilmesi için standartları belirleyen güç olması gerektiğini bildirdi. Şentürk, şöyle konuştu:

“Standartlar oyunun kurallarını belirlemektir, standartlar kaliteli üretim için çok büyük yararlar sağlamakla birlikte ciddi teknik engeller olarak haksız rekabete de yol açabilmektedir. Almanya Afganistan’a yapacağı 50 milyon Euro bağışın 8 milyonluk bölümünü standardizasyon altyapısını güçlendirme projesi için harcanmasını öngörüyor. Devam eden savaş bir gün bitecek, bu ülkede çok büyük yatırımlar olacak. Ancak standartlar Almanya’ya göre olduğu için Alman teknolojisi ürünler büyük avantaj sağlayacak ve yatırımlarda kullanılacak. Bu nedenle, standartları belirleme sürecinde Türk özel sekötründen TSE’ye katkı ve destek sağlamalarını istiyoruz. Standartları oluşturma kurullarında görev alarak standartlara müdahil olmalı, standartlar belirleyerek Türk ürünlerinin küresel pazarlarda daha çok söz sahibi olmasına imkan sağlanmalıdır” dedi.

ADASO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Hüseyin Sayar, Yönetim Kurulu Üyeleri Civan Serintürk, Fırat Karalı, Kamerhan Dıblan, Kurtuluş Kaynak, Zeki Bengül ve Mahir Alev, Genel Sekreter Gazi Yılmaz, TSE Bölge Koortinatörü Uğur Özdeniz ve Adana Müdürü Reşit Özuğur’un hazır bulunduğu imza töreninde, ADASO Başkanı Sadi Sürenkök tarafından TSE Başkanı Hulusi Şentürk’e Adana Sanayi Tarihi Kitabı hediye edildi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°