SELAHATTİN ÇOLAK’IN ADANA METROSU
Manşet Haber 17.03.2022 18:21:53 0

SELAHATTİN ÇOLAK’IN ADANA METROSU

SELAHATTİN ÇOLAK’IN ADANA METROSU






Adana Metrosu ile ilgili genelde şu eleştiriler yapılır.
“Aytaç Durak, metroyu, hemşerileri olan Karaisalıların yoğun yaşadığı mahallelere götürdü”
Adana Belediyesi eski Başkanlarından Sayın Selahattin Çolak, bir seçim broşüründe metro projesini açıklamıştı. Bunu bildiğim, okuduğum ve Belediyeyi yakından takip eden biri olarak “Aytaç Durak, metroyu, hemşerileri olan Karaisalıların yoğun yaşadığı mahallelere götürdü” eleştirilerine hep karşı çıktım.
Selahattin Çolak’ın projesini Sayın Aytaç Durak, her zaman söylediği gibi “Devlette devamlılık esastır” prensibine sadık kalarak projeyi hayata geçiren kişi olmuştur. Durak, son yazdığı “Adana Metrosu- Metronun Dünü-Bugünü” başlıklı kitabında bu konuda, “Bu hususun bilincinde olan Başkan Selahattin Çolak zamanında güzergahı, fizibilitesi, projesi hazırlanmış olup ihaleyi devlet üstlensin isteniyordu. Devlette devamlılık prensibine uymayıp da çoğu belediye başkanları gibi, önceki dönemi karalayıp projeyi iptal mi etseydim” diye yazmış.
Ankara Metrosu projesini sosyal demokratlar yapmış, ihalesi yapılıp, çalışmalara başlanmış, ama bitirilişi Necmettin Erbakan’ın Başbakanlığı döneminde Melih Gökçek’e kısmet olmuştu. Hatta rahmetli Erbakan ve Melih Gökçek metronun açılış törenine katılarak güzergah üzerinde birlikte basına görüntüler vermişlerdi.
Adana’da ise ilk deneme seferi Aytaç Durak’a kısmet olmuş, dönemin AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet’in de katıldığı bir törenle gerçekleştirilmişti.
Sayın Durak’ın görevden alınması üzerine esas açılış Adana Büyükşehir Belediye Başkanvekili ve Yüreğir Belediye Başkanı Sayın Mahmut Çelikcan zamanında olmuştu.
Sayın Aytaç Durak’ın da dediği gibi “Bu proje Adana’ya çağ atlatacak düzeydeydi”.
Böylesine büyük projeleri birileri düşünür, diğerleri tamamlar, açılışını ise o an görevde olan yapar.
Bu bir kısmet ve şans işidir.
Adana Metrosunu da sosyal demokratlar düşündü, Aytaç Durak hayata geçirdi, Mahmut Çelikcan açılışını gerçekleştirdi.
Aytaç Durak, 29 Mart 2009 tarihinde yapılan yerel seçimlerde 5. kez Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine getirildi. 5.kez seçildiği dönemde 2 aylığına görevden alınmıştı. Daha sonra ise, 21 defa geçici olarak görevden alınma işleri devam etmemiş olsaydı, metroyu bitirip hayata geçiren kişi olarak Sayın Durak’a kısmet olacaktı.
Ama Adana kamuoyunda genel kanı ise:
Adana Metrosu Aytaç Durak’ın çok önemli bir hizmetidir.



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°