SEYHAN’DA ÇOCUKLARA AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI TARAMASI
Manşet Haber 21.04.2021 14:29:40 0

SEYHAN’DA ÇOCUKLARA AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI TARAMASI

SEYHAN’DA ÇOCUKLARA AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI TARAMASI


Seyhan Belediyesi köylerde yaşayan çocuklara yönelik ağız ve diş sağlığı taraması çalışmalarıyla, doktor sevgisi de aşılanarak doktorlara yönelik önyargılardan arınmaları sağlanıyor. Çocukların “iğne yapan doktor” imgesiyle korkutulmasının travmaya ve sonrasında da fobiye dönüşebildiğine işaret eden Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay, “Diş hekimlerimizin gerçekleştirdiği ağız ve diş sağlığı taramasıyla hem çocuklarda ağız ve diş sağlığı konusunda bilinç yaratmaya hem de doktorların korkulacak kişiler olmadığını göstermeye çalışıyoruz” dedi.
Sağlık İşleri Müdürlüğü gezici sağlık ekiplerinin Seyhan’ın mahalleye dönüştürülen köylerinde yaşayan çocuklara yönelik ağız ve diş sağlığı taraması çalışmaları aralıksız sürüyor. Tarama çalışmalarında 0-14 yaş aralığındaki çocukların muayeneleri, uzman diş hekimleri tarafından hijyen kurallarına özen gösterilerek gerçekleştirilirken, çocuklara diş fırçası ve belediye kreşlerinde üretilen oyuncaklar armağan edilip doğru diş fırçalama eğitimi veriliyor.
KORUYUCU SAĞLIK HİZMETİ

Tarama çalışmalarına katılan Başkan Akay, koruyucu sağlık hizmetlerinin toplum sağlığı için önemine dikkati çekti. Seyhan Belediyesi’nin ağız ve diş sağlığı taraması çalışmasının da koruyucu sağlık hizmeti olduğunu dile getiren Başkan Akay, “Amacımız küçük yaştaki çocukların ağız ve diş sağlığı konusunda başlayan ve başlayabilecek sorunlarını tespit edip önlemlerin alınmasını sağlamak” diye konuştu.
Akay, “Travmaya bağlı olarak ortaya çıkan fobi yıllarca sürebiliyor. Uzman diş hekimlerimizin gerçekleştirdiği ağız ve diş sağlığı taramasıyla hem çocuklarda ağız ve diş sağlığı konusunda bilinç yaratmaya hem de doktorların korkulacak kişiler olmadığını göstermeye çalışıyoruz. Burada yaptığımız işin onların canlarını acıtacak değil aksine onlar için bir kazanım olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Bu da bizim toplumsal görevlerimizden biri” şeklinde konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°