Seyhan’da yapılan yollar mesafeyi kısaltıyor
SİYASET 13.09.2015 20:13:40 0

Seyhan’da yapılan yollar mesafeyi kısaltıyor

Seyhan’da yapılan yollar mesafeyi kısaltıyor

Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın başlattığı asfalt hamlesi ile Seyhan’da mesafeler kısalıyor.

seyhan_yollar_asfal2015 (3)Seyhan’ın en eski yerleşim birimlerinden Akkapı ile Camuzcu Mahalleleri arasında yılların ihmali sonucu bakımsızlıktan kullanılamayan 5,5 kilometrelik güzergâh Zeydan Karalar’ın talimatı ile gerçekleştirilen yol genişletme çalışması ve statik kaplama sayesinde ‘otoban kalitesinde’ pırıl pırıl bir yol haline getirildi. Açılan yeni yol sayesinde onbinlerce mahallelinin yıllardır kullanmak zorunda kaldıkları 12 kilometre uzunluğundaki eski yol 5,5 kilometre birden kısaldı. Kısalan yol eski ve daha uzun güzergâhı her gün kullanmak zorunda kalan binlerce Seyhanlıyı rahatlattı.

seyhan_yollar_asfal2015 (2)Akkapı ile Camuzcu Mahalleleri arasında bulunan 5,5 kilometrelik yeni yolun hizmete açılması nedeniyle bölgeye gelen Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar vatandaşlardan büyük ilgi gördü. Başkan Karalar vatandaşların sevgi gösterisiyle karşılandı. Açılan yeni yol hem iki büyük mahalle arasındaki mesafeyi kısalttı hem de aynı güzergâhı kullanmak zorunda kalan çok sayıda mahallelinin işine yaradı. Bölge halkının genellikle sebze ve meyve üreticisi olduğunu belirten vatandaşlar, semt pazarlarına giden ürünlerin daha kısa yoldan ulaşımını sağlayan yolun açılması nedeniyle Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a teşekkür etti. Üreticiler ulaşım giderlerinin azalmasının ürünlerin fiyatlarının düşmesini de sağlayacağını ifade etti.

seyhan_yollar_asfal2015 (1)Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın hizmete giren yolda inceleme yapmak üzere gittiği bölgede bir de açılış gerçekleştirdi. Başkan Karalar, yol güzergâhında faaliyet gösterecek olan büyük bir besi çiftliğini hizmete açtı. Mehmet Ali Özgentürk ve Zeynel Özgentürk’e ait besi çiftliğinin açılışını yapan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, “Üreticilerimizin sayılarının artması bizi çok sevindiriyor. Çünkü üretimin artması demek işsizliğin azalması anlamına geliyor. Üretimin artması demek ekonominin büyümesi anlamına geliyor. Bu anlamda sanayicilerimizin, üreticilerimizin her zaman yanında ve destekçisi olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°