ŞİMŞEK’TE İZİN BİTTİ
Manşet Haber 6.09.2016 16:48:21 0

ŞİMŞEK’TE İZİN BİTTİ

ŞİMŞEK’TE İZİN BİTTİ

ads_gaziantep_bld_hazir (1)Adana Demirspor deplasmanda Gaziantep Belediyespor maçı hazırlıklarına 1 günlük aradan sonra bugün devam etti

Aytaç Durak Tesisleri’nde yapılan antrenman Teknik Direktör Erkan Sözeri yönetiminde gerçekleştirildi. Osmaniyespor ile yapılan ve 1-0 kazanılan hazırlık maçının ardından teknik patron Erkan Sözeri tarafından izin verilen oyuncular tesislerde toplanarak düz koşu ile başlayan çalışmaları çift kale maçla tamamladı. Gökçek Vederson takımdan ayrı olarak düz koşu yaparken her geçen gün hızla iyileştiği öğrenildi. Antrenmanlarda oyuncuların istekli ve hırslı olmaları teknik heyetin yüzünü güldürürken, herhangi bir sakatlık olmaması için dikkatli davranılıyor.

Adana Demirspor taraftarının cezası Gaziantep Büyükşehir Belediyespor maçıyla son buluyor. Pazar günü Kamil Ocak Stadyumu’nda saat 18.00’da oynanacak olan zorlu karşılaşmada mavi-Lacivertli taraftarlar takımlarına destek vermek için tribündeki yerlerini alabilecek.

Oyuncularının tamamıyla Gaziantep Büyükşehir Belediyespor maçına konsantre olmalarını isteyen deneyimli teknik adam Erkan Sözeri, zorlu bir 90 dakikaya çıkacaklarını söyledi.

Bugünden itibaren çalışmalara hız vereceklerini söyleyen Sözeri, Milli maç arasını iyi değerlendirdiklerini ve oyuncuların her geçen gün form tutmaya başladıklarını belirtti.ads_gaziantep_bld_hazir (2)

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°