Sosyal Demokrasi Fuarı’na katılıyor
Manşet Haber 27.05.2013 12:45:33 0

Sosyal Demokrasi Fuarı’na katılıyor

Sosyal Demokrasi Fuarı’na katılıyor

Çukurova Belediyesi, İstanbul CNR'da düzenlenecek olan ‘Sosyal Demokrat Belediyeler Hizmet ve Proje Fuarı’na katılıyor. Ülke genelinde birçok CHP’li belediyenin katılacağı fuarda, Çukurova Belediyesi de 5 proje ile yaptığı hizmetleri tanıtacak.

_MG_6695Sosyal Demokrat Belediyeler Hizmet ve Proje Fuarı 29 Mayıs- 2 Haziran tarihleri arasında İstanbul CNR'da düzenlenecek.  Çukurova Belediyesi’nin de 5 projesi CHP’li 66 belediyenin toplam 500 projesi arasından seçilerek fuarda sergileyecek. Yapılan hizmet projelerin fuarda örnek projeler arasına girdiğini belirten Çukurova Belediye Başkanı Yıldıray Arıkan, ‘Sosyal Demokrat Belediyeler Hizmet ve Proje Fuarı için CHP’li 66 belediyenin 500 projesinin değerlendirme sonuçları şubat ayında açıklanmıştı. Çukurova Belediyesi’nin sunduğu Akıllı Vezne Sistemi, Çukurova Belediyesi Hizmet ve Kültür Binası, Sosyal Market ve Sosyal Yardım Merkezi, Akıllı Kent Bilgi Sistemi ve Mesleki Eğitim Kursları yapılan elemede örnek projeler olarak gösterildi. Projelerimizin CHP’li belediyeler arasında örnek gösterilmesi bizler için onur verici” dedi.

Başkan Arıkan, diğer projelerinin de tanıtımının yapılacağı fuarın açılışını CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yapacağını söyledi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°