SÜTÇÜ: EKONOMİK SORUNLARIN AÇILACAĞINA İNANIYORUZ”
Manşet Haber 26.10.2018 09:49:19 0

SÜTÇÜ: EKONOMİK SORUNLARIN AÇILACAĞINA İNANIYORUZ”

SÜTÇÜ: EKONOMİK SORUNLARIN AÇILACAĞINA İNANIYORUZ”

Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) Yönetim Kurulu Başkanı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bekir Sütcü,“Ekonomimizde yaşanan son sürecin etkisi devam etse de, sorunların aşılacağına inanıyoruz”dedi.
Adana ve çevre illerde bulunan Organize Sanayi Bölgeleri Koordinasyon Toplantısı, İskenderun Organize Sanayi Bölgesi’nde yapıldı.
Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi (AOSB) Yönetim Kurulu Başkanı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bekir Sütcü Başkanlığındaki toplantı, İskenderun Organize Sanayi Bölgesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşti.
Toplantıya, İskenderun Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı M. Fatih Tosyalı ve Bölge Müdürü Ahmet Dokgöz, Kadirli Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Yasin Tatlı ve Bölge Müdürü Volkan Kahveci, Kozan Organize Sanayi Bölgesi Bölge Müdürü Fatih Aydın, Ceyhan Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda Ceyhan Kaymakamı Dr. Bayram Yılmaz ve Bölge Müdürü Beyna Turgut Güler, Payas Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Çelik ve Bölge Müdürü Nejdet Özkul, Antakya Organize Sanayi Bölgesi Bölge Müdürü Ali Muratoğlu, Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi Bölge Müdürü Hasan Sezer ve Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bekir Sütcü ve AOSB Bölge Müdürü Mustafa Keskin katıldı.
Çevre illerde faaliyet gösteren OSB’leri kapsayan 1. Koordinasyon Toplantısında, OSB Başkanları ve Bölge Müdürleri, talep ve önerilerini, OSBÜK Yönetim kurulu Başkan Yardımcısı Bekir Sütcü’ye iletti. Bekir Sütcü, Türkiye’nin yaşadığı ekonomik sorunlardan en kısa sürede çıkacağını söyledi.
2018 yılının üçüncü çeyreğinde küresel sermayenin döviz kuru ve faiz gibi tehditlerle ekonomimize yönelik saldırılarının yılın üçünde çeyreğinde etkisini artırdığını belirten Sütcü, “Bu süreçte, biz sanayiciler başta olmak üzere toplumun her kesimi ekonomik yönden olumsuz etkilendi. Ancak bu sıkıntı, Bakanlıklarımız, ilgili kurum ve kuruluşlarımızın aldığı bir dizi önlemlerle aşılmaya çalışıldı. İnşallah enflasyon ve kredi maliyetleri düşer, döviz kurlarındaki dalgalanmalar tamamen kontrol altına alınarak ekonomideki sorunların önüne geçirilir ve bu badire en az hasarla atlatılır” dedi.
Sıkıntılı günlerin, birlik ve beraberlik içinde el ele vererek aşılacağını dile getiren Sütcü, “Zor günler, yeni yatırımlar gerçekleştirip, daha çok çalışıp, dünyada rekabet gücü yüksek inovatif ürünler üretip yeni ihracat kapılarını aramakla atlatılır. Çünkü, küresel rekabet gücünün anahtarı, Ar-Ge ve inovasyondur. Biz de başta AOSB’miz olmak üzere Adana, Osmaniye ve Hatay genelindeki bütün OSB’lerimizin bünyesinde faaliyet gösteren yatırımcılarımızın bu ruhla hareket ettiğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Sütcü, OSBÜK çatısı altında olan tüm OSB’lerin sorunlarının yakından takip ettiklerini, bu sorunlara Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı gibi Bakanlıklar nezdinde çözüm arayışında bulunacaklarını kaydetti.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°