Suudi Arabistan Modeli Ramazan Çadırı
Manşet Haber 3.06.2016 01:18:01 0

Suudi Arabistan Modeli Ramazan Çadırı

Suudi Arabistan Modeli Ramazan Çadırı

kubbeli_han (2) Adana Büyükşehir Belediyesi ramazan ayında gerçekleştireceği etkinliklerle Guinnes Rekorlar Kitabı’na girmeyi hedefliyor. Merkez Park’ta Suudi Arabistan ve Dubai’de çöl sıcaklarından korunmak amacıyla kurulan  çadırların bir benzeri olan  Kubbeli Han kurdu.kubbeli_han

Adana Büyükşehir Belediyesi’nden bu konuda yapılan açıklama şöyle:

“Adana Merkez Park’ta Ramazan’a özel kurulan Kubbeli Han, Adanalılara farklı bir Ramazan ayı yaşatmaya hazırlanıyor. Kubbeli Han, hergün farklı Ramazan etkinliklerine ev sahipliği yapacak. Birbirinden farklı lezzetleri, hediyelik eşyaları, kitapçıları, oyuncakçıları, yöresel, organik ve daha bir çok ürünün satıldığı dükkanlarıyla da Adana’ya Ramazan bereketi getirmeye hazırlanıyor.

Sabancı Merkez Camisi’nin kuzeyindeki yeşil noktada kurulan Kubbeli Han’da gerçekleştirilecek Ramazan etkinliklerinde çok sayıda sanatçı Adanalılarla buluşacak. Mekanda, iftar yapılabilecek nezih mekanlar yer alacak, her yaştan insanın eğlenip-coşacağı lunapark, çocuklara özel oyun alanları, çocuklar için farklı etkinliklerin yapılacağı platform, iftar sonrası çay-kahve içilebilecek kafeler bulunacak.kubbeli_han (1)

KUBBELİ HAN’A DAİR...

Bedesten tarzında planlanan ve 80 kişilik kadronun hazırladığı Kubbeli Han ve çevresinde kurulan çadırlar Sanem Keçisi’nin kılından yapılıyor ve organik özellik taşıyor. Dubai ve Suudi Arabistan’da, çöl sıcağından korunmak için kullanılan kumaştan yapılan çadırlar, sıcağı içeriye olabildiğince az yansıtıyor.

30 bin metrekarelik alanda kurulan Kubbeli Han’da lunapark, 150 dükkanlık çadır çarşı, atçılık ve okçuluk yapılacak alanlar yer alacak.

Ramazan ayı boyunca çeşitçi konserler verilecek.  Mustafa Yaldızdoğan, Atilla Yıldız, Orhan Ölmez gibi ünlü isimlerin de aralarında bulunduğu çok sayıda sanatçı Adanalılarla buluşacak. Hacivat-Karagöz, meddah, jonglör gösterileri yapılacak.

Ramazan ayının ilk günü Guinnes Rekorlar Kitabı’na girmesi planlanan bir gösteri de gerçekleştirileceği açıklandı”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

35.8° / 20.3°