TEMSA’DAN ‘HACİZ’ AÇIKLAMASI
Manşet Haber 13.12.2019 12:38:29 0

TEMSA’DAN ‘HACİZ’ AÇIKLAMASI

TEMSA’DAN ‘HACİZ’ AÇIKLAMASI

Satışının ardından üretimini 2 hafta durduran TEMSA'dan resmi açıklama geldi. Açıklamada, 'Bankaların kredilerini vadesinden önce, erken çağırması ve uygulanan hacizler nedeni ile şirketimiz faaliyetlerini mecburen durdurmak zorunda kalmıştır.' denildi.
Yılda 10 binin üzerinde otobüs, midibüs ve hafif kamyon üreten, ABD ve Avrupa Birliği dahil yaklaşık 70 ülkede faaliyet gösteren otomotiv devi TEMSA’nın önce True Value Capital Partner’s fonuna satılması, ardından da üretime ara vermesi tartışmalara neden olmuştu. Bugün ise TEMSA Ulaşım Araçları A.Ş’den resmi açıklama geldi.
TEMSA tarafından yapılan açıklamada 2020 yılında ödeme vadesi gelecek krediler için de yeniden yapılandırma talebinde bulunulduğu hatırlatıldı ve şu açıklama yapıldı:
TEMSA'nın hisseleri 30 Mayıs 2019 tarihinde Hacı Ömer Sabancı Holding A.Ş. ve Sabancı Ailesi'nden True Value Capital Partners S.A. şirketine hukuka uygun olarak devredilmiş ve devirden sonra da tüm faaliyetleri artarak devam etmiştir. Kasım 2019 sonu itibariyle 11 aylık ihracat 104 milyon dolara ulaşmıştır. Bu süreçte Şirketimizin bankalara olan borçları da kısmen ödenmeye devam etmiştir. 2020 yılında ödeme vadesi gelecek kredilerimiz için de yeniden yapılandırma talebinde bulunulmuştur.
Faaliyetlerine devam etme arzusu içinde olduklarını söyleyen TEMSA Ulaşım Araçları A.Ş, yaptığı açıklamada,” Önemle altı çizilmelidir ki; yatırım, üretim ve ihracatlarına hızla devam eden şirketimiz TEMSA Ulaşım Araçları A.Ş., tüm faaliyetlerine devam etme arzusu içindedir. Bunun en büyük göstergesi de 2020 ilk çeyreği için avansı alınmış 26 milyon dolarlık ihracat bağlantısıdır. Ancak bankaların kredilerini vadesinden önce, erken çağırması ve uygulanan hacizler nedeni ile şirketimiz faaliyetlerini mecburen durdurmak zorunda kalmıştır.
“BANKALARIN ANLAYIŞLA KARŞILAMASINI BEKLİYORUZ”
Bu sorunlarımız çözülür çözülmez, ihtiyaç halinde sermaye artışı ile de şirketimizin mali yapısı güçlendirilerek, markamızın ve çalışanlarımızın da gücüyle Ülkemizin istihdam, üretim ve ihracatına daha da büyük bir ivme ile katkıda bulunmaya devam edeceğiz. Yasal süreçlerin devam ettiği bu noktada durumu bankaların anlayışla karşılamasını bekliyoruz. ” ifadeleri kullanıldı.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°