Toros Canavarını Cezaevinde Sahnelediler
Manşet Haber 17.04.2016 21:38:11 0

Toros Canavarını Cezaevinde Sahnelediler

Toros Canavarını Cezaevinde Sahnelediler

Seyhan Belediyesi Şehir Tiyatrosu Seyhan Belediyesi ile Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan işbirliği kapsamında ‘Toros Canavarı’ isimli oyun Silivri, Metris ve Bakırköy Kadın Cezaevlerinde sahne aldı.toroscanav2-660x330

Proje, Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile bir dönem Adana Cezaevi’nde görev yapan Bakırköy Başsavcı Vekili Mustafa Hakan Uyar ile birlikte hayata geçirildi. Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda sahnelenen oyuna Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mustafa Hakan Uyar, ünlü tiyatro sanatçısı Cengiz Sezici, başsavcılar, başsavcı vekillerinin yanı sıra oyunu; cezaevinin spor salonunu dolduran yüzlerce tutuklu ve hükümlü kadın kahkahalarla izledi…

Oyunun sonunda katkılarından dolayı Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu’na, Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar’a, oyunun yönetmeni, genel sanat yönetmeni ve sanatçılarına Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından plaket sunuldu.

Aziz Nesin’in yazdığı, Adanalı Sanatçı Erdal Cindoruk’un yönettiği ve Seyhan Belediyesi Şehir Tiyatrosu (SBŞT) oyuncularının oynadığı Toros Canavarı’nın yurt içi ve yurt dışından onlarca kez davet aldığını ve bu davetlerden birçoğuna kendisinin de katıldığının belirten Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, kendisini en çok duygulandıranın Cezaevinde oynanan olduğunu söyledi. Başkan Karalar, “Aziz Nesin’in yazdığı ve şehir tiyatromuzun Adanalı sanatçımız Erdal Cindoruk yönetiminde sahneye koyduğu oyun yurt içi ve yurt dışından onlarca kez davet aldı. Bu davetlerin birçoğuna bende katıldım. Ancak inanın beni en çok duygulandıranı burası oldu. İnsanların hayatında yaşadığı bazı şeyler bazen insanları suça itebiliyor. Dileriz ki biran önce özgürlüğünüze kavuşur ve ülkemize faydalı bireyler olurusunuz” ifadelerine yer verdi.

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°