Türk-İş 1 Mayıs’ta Çanakkale’de
Manşet Haber 12.04.2016 17:39:01 0

Türk-İş 1 Mayıs’ta Çanakkale’de

Türk-İş 1 Mayıs’ta Çanakkale’de

Türk-İş 4. Bölge Temsilcisi Edip Gülnar, 1Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramını bu yıl Çanakkale’de kutlayacaklarını söyledi.

Ankara’da yapılan Başkanlar Kurulu toplantısında bu yönde karar alındığını belirten Gülnar, “Bu yıl konfederasyonumuzun merkezi düzeydeki kutlaması ulusal kurtuluş savaşımızın başlangıcı ve bağımsızlık mücadelesinin meşalesinin yakıldığı cephe olan Çanakkale ilimizde olacaktır. Adana’da yapılacak 1 Mayıs kutlamasına Türk-İş’e bağlı sendikalar arzu ettikleri takdirde katılacaktır” diye konuştu.turkis_baskanlar

TAŞERON İŞÇİ CEZALANDIRILIYOR

Türk-İş 4. Bölge Temsilcisi Edip Gülnar, Ankara’da gerçekleştirilen Başkanlar Kurulunda alınan kararları bağlı sendika başkanlarına aktardı. Başkanlar Kurulunu olağanüstü toplayan Gülnar, yaptığı konuşmada çalışma hayatının sorunlarına değindi ve Hükümetin TBMM’ne getirmeye çalıştığı yeni yasa tasarısı ile mevcut yapıyı işçiler aleyhine daha da bozduğunu,  sosyal taraflar arasındaki güven duygusunu zedelediğini savundu. Türk-İş 4. Bölge Temsilcisi Edip Gülnar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kamuoyunda ‘Taşeron’ olarak adlandırılan alt işverenlik uygulaması çalışma hayatının yıllardır kanayan yarasıdır. Türk-İş bu soruna dikkat çekmek ve çözüme kavuşmasını sağlamak için yıllardır mücadele vermekteyiz. Bu konuda yapılan düzenlemeler beklenen iyileşmeyi sağlayamamıştır. Başından itibaren asıl iş-yardımcı iş ayrımı yapılmadan tüm alt işveren işçilerinin kamuda belirsiz süreli olarak çalışmasını istiyoruz. Sayın başbakan tarafından 22 Mart 2016 tarihinde taşeron işçileriyle ilgili yapılan açıklamayla önemli bir aşamaya gelinmiştir. Ancak yapılmak istenen düzenlemenin tüm taşeron işçilerinin kamuda kadroya geçirilmesi olmadığı ortaya çıkmıştır. Taşeron işçileri ‘Özel Sözleşmeli Personel’ adı altında yeni bir statü ile çalıştırılmak istenmektedir. Bu düzenlemeyle şimdiye kadar elde edilen kazanımları ortadan kaldırmaktadır. Bir anlamda taşeron işçi cezalandırılmaktadır.”

 

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°