Türkiye girişimcilerle yükselecek
Manşet Haber 1.07.2016 17:15:29 0

Türkiye girişimcilerle yükselecek

Türkiye girişimcilerle yükselecek

Adana Valisi Mahmut Demirtaş, Türkiye’nin yükselişinde en önemli kesimin girişimciler olacağını söyledi.valiziyaret

Girişimcilik Ekosistemi Derneği (GED) yöneticileri, görevine yeni başlayan Adana Valisi Mahmut Demirtaş’ı ziyaret etti. Ziyarette konuşan Vali Demirtaş, “Üretimi, istihdamı, ihracatı, vergiyi, markayı girişimci sağlıyor. O zaman hedefimiz nitelikli işler çıkaran başarılı girişimci sayımızı artırmak olmalı. Adana’da girişimcilik ekosisteminin geliştirilmesine yönelik bir sivil toplum kuruluşunun faaliyette olması bu şehrin girişimcilik yönünden de zengin olduğunu gösteriyor” dedi.

YENİ YATIRIM VE MAKALAR İÇİN ÇALIŞIYORUZ

GED Başkanı Esra Özden de derneğin yapısı ve hedefleri itibariyle Türkiye’de ilk olduğunu belirterek, “Girişimci adaylarını, mentörler, melek yatırımcılar ve girişimciliğin gelişmesine yönelik görev üstlenen kurumlarla bir araya getirerek yeni yatırım ve markalara sahip olmak istiyoruz. Gelişmiş ülkelerde başarılı sonuçların alındığı girişimcilik ekosistemini ülkemizde de etkin olarak çalıştırmaya katkı sağlamak istiyoruz” diye konuştu.valiziyaret1

GED Başkan Yardımcısı Barış Avcı da üniversite eğitimi sonrası kamu ya da özel sektör çalışanı olmak istemediğini, tercihini kendi işini kurmaktan yana kullandığını belirterek, “Her yıl binlerce üniversiteli işsizimiz oluyor. Tamamını kamuda ya da özel sektörde istihdam edebilmek mümkün değil. Benim gibi kendi işinin patronu olmak isteyenler var; ama yol gösteren, destek olan bu yönde toparlayıcı bir kurum yok. O yüzden zaman ve kaynak çoğu zaman boşa gidiyor. GED geliştirdiği projelerle girişimci adaylarının en gözde kurumu olacak. Bugün ithal ettiğimiz makineyi üreten, ürettiği gibi ihraç eden bir şirkete sahip oldum; ama zorlu bir süreçten geçtim. Yeni girişimcilerin bu süreci GED’le daha hızlı geçmesini arzu ediyoruz. Onun için bu dernekteyiz” ifadelerini kullandı.

GED Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Burak Nakiboğlu ise uzun yıllardan beri girişimcilik üzerine gerçekleştirdiği çalışmaları girişimciler ve iş dünyası temsilcileriyle paylaşmayı hedeflediğini kaydederek, “Başta Çukurova Bölgesi olmak üzere nitelikli girişimciler ve markalarımızın çoğalması için çalışacağız” şeklinde konuştu.

Ziyarette GED Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Uluğtürkan, Tezcan Altınordu ve Ümit Akyıldızlar da hazır bulundu.

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°