Adana Barosu Cumhuriyet Gazetesi’nde aralarında Genel Yayın yönetmeni ve yazarların da bulunduğu 9 kişinin tutuklanmasına tepki göstererek, “Bu karar, basın özgürlüğünün tarih boyunca edindiği kazanımları yok sayan bir belgedir.” açıklamasında bulundu.
Adsana Barosu’ndan yapılan yazılı açıklamada, Cumhuriyet Gazetesi yönetici ve yazarlarına yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan 13 kişiden aralarında gazetenin genel yayın yönetmeni Murat Sabuncu'nun da bulunduğu, Güray Tekin Öz, Ahmet Kadri Gürsel, Hacı Musa Kart, Mustafa Kemal Güngör, Turhan Günay, Hakan Karasinir, Önder Çelik ve Bülent Utku'nun, ''FETÖ/PDY örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunmak'' suçundan tutuklandığına dikkat çekildi ve şu görüşlere yer verildi:
“Bu karar, basın özgürlüğünün tarih boyunca edindiği kazanımları yok sayan bir belgedir. Bu niteliği ile de basın tarihine kara leke olarak geçecektir.
Demokratik olma iddiasındaki toplumların en önemli güvencelerinden biri basın ve ifade özgürlüğüdür. Ülkemizde anayasal güvence altında olan 'basın özgürlüğü' gerçek anlamda halen yaşanmamaktadır. Medyanın üstlendiği görev yurttaşın haber alma hakkının, siyasi iktidarlarca uygulanan sansürle, baskı ile kısıtlanmaması gerekmektedir.
2016 yılı Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'ni yayınlayan Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü, 180 ülkelik basın özgürlüğü listesinde Türkiye'yi 151. sıraya yerleştirdi.
Türkiye'de bilgi alma özgürlüğünün güç kaybetmeye devam etmektedir. İnternet sansürü, davalar, muhalif gazetecilerin kovulması, mahkeme kararıyla alınan medya yasakları gibi olaylardaki artışlar had safhaya ulaştı. Basın özgürlüğü sağlanmadıkça düşünce özgürlüğü, ifade özgürlüğü ve haber alma özgürlüğünü sağlanamaz. Basının özgür olmadığı ülkelerde, demokratik değerlerin yaşaması ve yayılması güçleşir. Çoğulcu ve katılımcı demokrasiyle bağdaşmaz. Demokrasi ve insan haklarından söz edilemez. Özgür basın, özgür toplumun aynasıdır. Basın üzerindeki baskı ve tehditler, yıldırma politikaları hem basın emekçilerini hem de basın kuruluşlarını sıkıştırmaktadır.
Farklı ya da muhalif olan tüm gazetecilerin bu tehlikeyle karşı karşıya kaldıkları ortadadır. Cumhuriyet gazetesi Türk basının akademi özelliğine sahip en önemli kilometre taşıdır. Cumhuriyet gazetesi 92 yıllık geçmişiyle, adıyla, yaptıklarıyla, yazdıklarıyla, ödediği bedellerle, hakkını vererek yüklendiği misyonuyla bilimden, sanattan, tarihsel çizgisinden, evrensel kimliğinden ötürü okuldur-ekoldür. Bahriye Üçok’tan Muammer Aksoy’a, Uğur Mumcu’dan Ahmet Taner Kışlalı’ya verdiği basın şehitleriyle bedellerin en büyüğünü ödeyen bir aydınlanma ocağıdır.
Cumhuriyet gazetesi yazarlarının hemen serbest bırakılmalarını talep ediyoruz.Bu duygu ve düşüncelerle ülkemizde basın özgürlüğünün sağlanmasını diliyoruz. “
