TZOB: ÜRETİCİLERİMİZİN DESTEKLERİNE KONULAN BLOKELER KALDIRILMALI
Manşet Haber 2.04.2020 14:22:33 0

TZOB: ÜRETİCİLERİMİZİN DESTEKLERİNE KONULAN BLOKELER KALDIRILMALI

TZOB: ÜRETİCİLERİMİZİN DESTEKLERİNE KONULAN BLOKELER KALDIRILMALI


TZOB Genel Başkanı Bayraktar: “Elektrik şirketleri, DSİ- sulama birlikleri, diğer su kullanıcı teşkilatların üreticilerimizin desteklerine koydukları blokeleri kaldırmalarını bekliyoruz”





ANKARA-Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, sulama ve elektrik borçlarını ödeyemeyen üreticilerin desteklerine bloke konulduğunu bildirerek, “Elektrik şirketleri, DSİ- sulama birlikleri, diğer su kullanıcı teşkilatların üreticilerimizin desteklerine koydukları blokeleri kaldırmalarını bekliyoruz” diye konuştu.





DSİ- sulama birlikleri ve diğer su kullanıcı
teşkilatlara olan sulama suyu borcu ve elektrik dağıtım şirketlerine olan
tarımsal sulamada kullanılan elektrik borçlarını vadesinde ödeyemeyen
üreticilerin, 2020 yılı Mart ayında hesaplarına yatan gübre ve mazot
desteklerine bloke konulduğunu ifade eden Bayraktar, “Dicle Elektrik A.Ş.
desteklere konulan blokeleri kaldırmıştır. Kendilerine teşekkür ediyor, diğer
şirketlerin de örnek almasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.





Üreticilerin sulama ve elektrik borçlarının, son
yıllarda uygulanan zamlar nedeniyle ödenemez duruma geldiğine işaret eden
Bayraktar şöyle devam etti:





“2017 Aralık ayında 35,6 kuruştan elektrik alan
üreticilerimiz yapılan yüzde 126,2'lik artışla birlikte 2019 Aralık ayında
80,60 kuruştan elektrik kullanmak zorunda kalmıştır. Devlet Su İşleri Genel
Müdürlüğünce her yıl yayınlanan ‘Su Kullanım Hizmet Bedeli Tarifelerine’ göre
de 2015 yılından bu yana sulama ücretlerinde yüzde 43,3 ile yüzde 47,1 arasında
değişen oranlarda artış olmuştur.





Üreticilerimizin birçoğu bu artışlar karşısında
çaresiz kalmış, borçlarını ödeyememiştir. Koronavirüs salgını nedeniyle önünü
görmekte, üretimini planlamakta güçlük yaşayan üreticilerimizin bu borçlarını
ödemesine imkan bulunmamaktadır.





Üreticilerimizin sulama ve elektrik borçları 1
yıl süreyle faizsiz olarak ertelenmeli, desteklere konulan blokeler
kaldırılmalıdır.”





Türkiye Ziraat Odaları Birliği ve Ziraat Odaları
olarak üreticilerin sorunlarının çözümü için girişimlerde bulunduklarını ifade
eden Bayraktar, “Dün Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’yi arayarak
talebimizi ilettim. Pakdemirli, bu konuda bir çalışma yaptıklarını söyledi.
Kendilerinden en kısa zamanda üreticilerimizi memnun edecek bir haber
bekliyoruz” diye konuştu.



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°