VALİ DEMİRTAŞ: “KESİNLİKLE REHAVETE KAPILMAYALIM”
Manşet Haber 13.05.2020 14:55:42 0

VALİ DEMİRTAŞ: “KESİNLİKLE REHAVETE KAPILMAYALIM”

VALİ DEMİRTAŞ: “KESİNLİKLE REHAVETE KAPILMAYALIM”






Vali Mahmut Demirtaş, koronavirüsle mücadele tedbirleri kapsamında ilimize konan giriş çıkış yasağının kaldırılmasının ardından vatandaşlara seslendi. Vali Demirtaş, “Kesinlikle rehavete kapılmayalım.” dedi.





İlimize konan giriş çıkış yasağının kaldırılması ve hafta sonu uygulanacak sokağa çıkma yasağından ilimizin muaf tutulmasının salgın tehlikesinin geçtiği ve tüm yasakların kalktığı anlamına gelmediğini vurgulayan Vali Demirtaş,  “Sürecin başladığı ilk andan itibaren İl Umumi Hıfzısıhha Meclisimizce 50, İl Pandemi Kurulumuzca da 4 tane karar alınmıştır. Vatandaşlarımızın sağlığını korumaya yönelik olarak aldığımız tüm bu kararlar hala geçerli olacak.” dedi.





Bu kararlar doğrultusunda ilimizdeki tüm marketlerin 09.00-21.00 saatleri arasında hizmet vermeye devam edeceğini hatırlatan Vali Demirtaş, “Market içindeki en fazla müşteri sayısı müşteriye doğrudan hizmet sunulan toplam alanın onda biri kadar olacaktır. Tüm marketler, hizmet alanı büyüklüğüne göre içeride bulunabilecek maksimum müşteri sayısını market girişlerine asarak ilan edecekler. Marketler, içeriye girmek için bekleyen müşterilerin en az bir metre mesafe ile beklemeleri gerektiğini sürekli hatırlatacaktır.” dedi.





İlimizdeki tüm şehir içi ve şehirler arası çalışan toplu taşıma araçlarının,  araç ruhsatında belirtilen yolcu taşıma kapasitesinin % 50’si oranında yolcu kabul edeceklerine değinen Vali Demirtaş, “Araç içindeki yolcular mümkün olduğunca birbiriyle temas etmeyecek şekilde oturtulacaktır. Ayrıca il sınırlarımız içerisinde sahil bantları, mesire ve ören yerleri ile piknik alanlarında; piknik yapmak, balık tutmak, spor ve yürüyüş yapmak gibi aktivite ve faaliyetler ikinci bir emre kadar hafta içi ve hafta sonlarında yasaktır.” dedi.





KORONAVİRÜS SALGINI İLE MÜCADELEMİZ İLK GÜNKÜ CİDDİYETİYLE DEVAM ETMEKTEDİR





65 yaş ve üstü ile kronik rahatsızlığı olan vatandaşlar ile 0-20 yaş arasındaki gençlerin ve çocukların sokağa çıkma kısıtlamalarının hala devam ettiğini söyleyen Vali Demirtaş,  “Koronavirüs salgını ile mücadelemiz ilk günkü ciddiyetiyle devam etmektedir. İlimize konan giriş çıkış yasağının kaldırılması tehlikenin geçtiği anlamına gelmiyor. Aldığımız tedbirler sonucunda şimdiye kadar elde ettiğimiz kazanımlarımızı kaybetmek, hiç istemediğimiz sonuçlar yaşanmasına neden olabilir. Kesinlikle rehavete kapılmayalım.” dedi.





İlimiz ve ilçelerimizde meydanlarda sokak ve caddelerde; vatandaşların sosyal mesafeyi gözetmeden toplu olarak yürümelerine veya bulunmalarına izin verilmeyeceğini, yan yana yürüyen vatandaşların ise sosyal mesafeyi gözeterek yürümeleri konusunda uyarılacağını ifade eden Vali Demirtaş; pazar yerleri, marketler, alışveriş merkezleri, kuaför ve berberlerde maske takmanın zorunlu olduğunu hatırlattı.





Vatandaşların toplu katılım gösterdiği iftar, sahur gibi kalabalık grupları bir araya getiren her türlü etkinliğe ve iftar çadırlarına müsaade edilmeyeceğini dile getiren Vali Demirtaş, “Özellikle iftar ve sahur vakitleri arasında vatandaşlarımızın dışarıya çıkıp sosyal mesafe kuralını göz ardı edebilecekleri değerlendirildiğinden bu hususta gerekli tüm tedbirler alınmıştır. Ayrıca umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin faaliyetleri 16.03.2020 tarihinden itibaren geçici süreyle durdurulmuştur. Ruhsatlarında birden fazla faaliyet konusu yazılı umuma açık iş yeri şeklinde hizmet sunumu gerçekleştiren işletmelerde; hastalığın bulaşma ve yayılma riskini engellemek amacıyla masa ve sandalye konularak servis hizmeti verilmesine müsaade edilmemektedir. Vatandaşlarımızın temel ihtiyaçları kapsamında unlu mamul, pasta, tatlı üretimi ve satışı gibi hizmet veren işletmelerde doğrudan satış ve paket hizmeti devam edebilecektir. Ayrıca bu süreçte çalışmaya devam eden otellerde SPA, hamam, sauna, masaj salonu, spor merkezi, disko gibi umuma açık istirahat ve eğlence yeri statüsünde olan alanlar da ikinci bir karara kadar faaliyet veremeyeceklerdir. “ dedi.





Normalleşme süreci devam ederken sokakta yapılan düğünlere de müsaade edilmeyeceğini belirten Vali Demirtaş, “Tüm bunların yanı sıra taziye çadırı kurulumu yapmayacaktır. Semt/mahalle pazarları faaliyetlerine devam edecek, ancak vatandaşların toplu olarak bulundukları sosyete pazarı, oto pazarı ve hayvan pazarı faaliyet veremeyecek. İnsanların birbiriyle çok yakın mesafede çalıştığı dövme salonu vb. iş yerleri, iddaa bayileri de bu süreçte hizmet veremeyecek.” dedi.





TEHLİKE TAMAMEN GEÇENE KADAR BU KARARLARA UYMAK ZORUNDAYIZ





Bankaların, marketlerin, PTT şubelerinin, tahsilat büroları gibi vatandaşa satış ve hizmet veren tüm iş yerlerinin, net kullanım alanının 1/10 oranında vatandaşı içeri alabileceğini belirten Vali Demirtaş, ayrıca kaldırımların daraltılarak koronavirüs salgınının bulaşma ve yayılmasına sebebiyet vereceği değerlendirildiğinden kaldırım üzerinde bulunan büyük tezgah tipi ocaklar dahil mangallar ile manav tarzı işletmelerin kaldırımlar üzerindeki meyve, sebze tezgahlarına da müsaade edilmeyeceğini dile getirdi.





Vatandaşların sağlığını korumaya yönelik tüm bu kararlara ek olarak yeni tedbirler de almaya devam ettiklerini sözlerine ekleyen Vali Demirtaş, “Vatandaşlarımızın hizmetine açılan Mısır Çarşısı ve Çakmak Plaza’ya maskesiz girmek yasaklanmıştır. Burada faaliyette bulunan esnafımız da maske takmak zorundadır.  Bunun yanı sıra 12.05.2020 tarih saat 24.00’ten itibaren 15 gün süre ile geçici olarak Adnan Menderes Bulvarı kıyı şeridi ile Mirza Çelebi Sokağı trafiğe kapanmıştır.” dedi.





Vali Demirtaş açıklamasının devamında bu kurallara uymayanlar hakkında cezai işlemlerin uygulanacağını belirterek “Bu meşakkatli süreçte salgının yayılmasını engellemek ve vatandaşların sağlığını riske atmamak için alınan bu kararların uygulanmasında görev alan kamu kurum ve kuruluşlarda görevli personelimize, tedbirlerin yol açtığı mağduriyetlerin giderilmesinde canla başla çalışan Vefa Sosyal Destek Grubu ekiplerine, güvenlik birimlerine ve olağanüstü gayretlerle bizlerin sağlığı için çalışan sağlık personelimize teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımızdan alınan bu kararlara hala sıkı sıkıya riayet etmelerini özellikle rica ediyorum. Tehlike tamamen geçene kadar bu kararlara uymak zorundayız. Tüm bunlar daha mutlu, daha huzurlu ve sağlıklı bir gelecek için, bizler için. Bu mücadelenin sonunda galip gelebilmemiz için sosyal mesafemizi korumaya, dışarı çıkmak zorunda olduğumuz zamanlarda maske kullanmaya devam etmeliyiz.  Bu konuda hassasiyet gösteren tüm hemşehrilerime teşekkür ediyor, esenliklerle dolu bir hayat temenni ediyorum.” şeklinde konuştu.



YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°