Vali Yardımcıları ve Kaymakamlar değişti
Manşet Haber 20.07.2013 17:24:12 0

Vali Yardımcıları ve Kaymakamlar değişti

Vali Yardımcıları ve Kaymakamlar değişti

Adana Vali Yardımcıları ile ilçe kaymakamları değişti. Kararname ile Vali Yardsımcısı Fikret Deniz Kütahya’ya Vali yardımcısı oldu.

valilik_logoKararname ile Vali Yardımcısı İbrahim Avcı Bursa Vali Yardımcılığına atandı.
Seyhan Kaymakamlığına Maltepe Kaymakamı Ahmet Okur, İmamoğlu Kaymakamı Savaş Ünlü Çankırı Hukuk İşleri Müdürü oldu. Çine Kaymakamı Celalettin Cantürk Adana Vali Yardımcılığına atandı. Çukurova Kaymakamı Abdulhamit Erguvan ise Balıkesir Edremit Kaymakamı oldu.
Sarıçam Kaymakamı Ali Taşkın Balaban, Eyüp Kaymakamlığına, Kozan Kaymakamı İzzettin Sevgili Efeler Kaymakamlığına, Kozan Kaymakamlığına ise Şebinkarahisar Kaymakamı Avni Oral atandı.
Pozantı Kaymakamı Kürşat Özdemir İmamoğlu Kaymakamlığına, Tufanbeyli Kaymakamı Ersin Tepeli Çağlayancerit Kaymakamı oldu. Ceyhan Kaymakamlığına Kocaeli Vali Yardımcısı Mustafa Ünlüsoy getirilirken, Çukurova Kaymakamlığına Adana Vali Yardımcısı Mehmet Ali Özkan getirildi.
Sarıçam Kaymakamlığına Nevşehir Vali Yardımcısı Ali Murat Kayhan atandı.
Karaisalı Kaymakamı Hidayet Sarı, Hani Kaymakamı oldu.
Tufanbeyli Kaymakamlığına Çameli Kaymakamı Serdar Demirhan atandı.

Ceyhan Kaymakamı Gürbüz Karakuş, Erzurum Palandöken'e atandı.

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°